Page 294 - geri itme ozel raporu son
P. 294
“Pushback” of Human Rights / Ege Denizi’ndeki Geri İtmeler ve Boğulan İnsan Hakları Özel Raporu
Mısırlı Ahmet Cuma (31): “İnternet üzerinden kaçakçıyla irtibata geçip bin dolar verdim. Yuna-
nistan’a geçince polis üzerimdeki eşyaların hepsini zorla aldı. Çantamızda bulunan ilaçla-
rımızı, paramızı ve telefonlarımızı aldılar. Bize çok kötü davrandılar. Sonra benim yüzüme
yumruk attılar, gözlerim morardı. Bazı arkadaşlara demir sopayla vurdular.”
Mısırlı Velit Cemal: “Ben hastaydım, ilaç kullanıyordum. Çantamı aldıkları için ilaçları-
mı alamadım. İlacımı istediğimde beni dövdüler. Aç ve susuz bir şekilde karakolda 2 gün
kaldıktan sonra Meriç Nehri kenarına getirdiler. Bizi dövdükten sonra nehre attılar. Su se-
viyesi fazla yüksek olmadığı için Türkiye tarafına geçtik. Türk askeri geldi bizi yakaladı, bize
çok iyi davrandı. Göç İdaresine getirildik. Yemek verdiler, ihtiyaçlarımızı karşıladılar. Darp edilenler
tedavi edildi. Allah Türkiye’den razı olsun.”
Mısırlı Hamdi A. Abdukerim (32): “Yunanistan’a geldikten sonra çok ağır işkencelere maruz
kaldık. Elleri eldivenli polisler bizleri dövdü. Bizi önce nehrin ortasında bıraktılar, ilaçları-
mızı bile aldılar. Dünyaya sesleniyorum; Asıl insan haklarını Avrupa ihlal ediyor.”
Pakistanlı Kasım Omer (25): “Yolculuk için bin euro para verdim. Gece nehri botlarla geçtik. Yu-
nan askeri 250 kişiyi dövüp botlarla Türkiye tarafına attı.”
Afganistanlı Abdulhakim Emiri (19): “Para yerine elimizdeki traktörü kaçakçıya verdik. Me-
riç’ten Yunanistan’a kaçtım. Polis yakaladı, döverek bizi Türkiye tarafına attı. İyi ki de atmışlar. Yu-
nanlılardan canımızı zor kurtardık.”
Suriyeli genç kız: “Büyük bir odada 150 kişi üst üste durduk. Çok pis kokuyordu. Yunan
polisi ‘kampa götüreceğiz’ dedi. Bizi dövüp taciz ettikten sonra botlara bindirip Türkiye
tarafına attı. Botta bile dövdüler, bazıları nehre düştü.”
292