Page 239 - Mücadele Raporu v15 SON

Türkiye‘nin Koronavirüs Hastalığı ile Mücadelesi

Salgında kontrolü kaybeden ve özellikle sağlık malzemeleri konusunda te-
darik zincirini işletemeyen devletlere derhal elinden gelen yardımları yapmaya
özen göstermiştir. Dünyada 190 devletten yardım talebi gelmiş ve bunların
120’sinin talebi karşılanmıştır. Bedelini ödeme imkanı olan İngiltere gibi ül-
kelerden bu malzemelerin bedeli alınmış ancak ücretini ödeme durumu zayıf
olan ülkelere bu yardımlar hibe olarak verilmiştir. Türkiye bu yardımları ya-
parken insani şartlar dışında hiçbir şart koşmamıştır. Örneğin, İsrail’e tıbbi
malzeme yardımını Filistin’e de yardım yapabilmesine izin verilmesi şartına
bağlaması, dikkate değer insani bir şart olarak algılanmıştır.
Türkiye salgını, salgın sonrasında ülkelerin ve milletlerin dostluğunu ka-
zanmak için bir fırsat olarak değerlendirmiştir. İnsanların, ülkelerin ve millet-
lerin bu tür küresel krizlerde yardımlaşmasının kalıcı dostluklar kuracağını ve
dünyada kalıcı barışın kapısını açabileceğini değerlendiren Türkiye’nin, salgını
bu barış ortamının sağlanmasında öncü olabilmek adına önemsediği anlaşıl-
maktadır.

Böylece Türkiye’nin bir yandan salgınla mücadele ederken diğer yandan
dünyada insan haklarına ve barışa verdiği önemi hatırlattığı gözlenmiştir.
2. Salgınla Mücadele Sürecinin Iyi Yönetim Açısından
Değerlendirmesi

COVİD-19 salgın hastalığıyla mücadelenin sonuca göre değerlendirilmesi
esastır. En başta alınan idari tedbirler salgının toplumda tamamen yok edil-
mesine yöneliktir. Salgın toplumda, bu süreç kırılma yaşamadan yok edilirse, o
zaman mücadelenin yüzde yüz başarıya ulaştığı söylenebilecektir. Bu raporun
hazırlandığı an itibarıyla mücadele olumlu yöne doğru seyretmektedir ve böyle
devam ederse, hastalığın kontrolü sağlanmış olacaktır. Ancak hastalığın kalıcı
kontrolü ise hastalığın tedavisi ya da aşısı bulunduğunda sağlanmış olacaktır.

Dört aydır devletin tüm birimleriyle vatandaşın beraberce yürüttüğü bu sü-
reç incelendiğinde; Türkiye Cumhuriyetinin insan odaklı yaklaşımının ne ka-
dar önemli olduğu ortaya çıkmıştır. “İnsanı Yaşat ki Devlet Yaşayın” ilkesi adeta
dünyanın gündemine girmiştir. Devletlerin amaç ve işlevlerinin neler olduğu ve
neler olması gerektiği yeniden dünyanın gündemine gelmiştir. Devletlerin güç

239