Page 277 - geri itme ozel raporu son
P. 277
“Pushback” of Human Rights / Ege Denizi’ndeki Geri İtmeler ve Boğulan İnsan Hakları Özel Raporu
Atina’da ve Selanik’te resmi nikahlı olmayan eşleri ve 8 çocuğu olan, yasal
kalış hakkı bitince sokakta yürürken yakalanan, 2 ay boyunca bir kampta
tutulduktan sonra telefonu, parası, eşyaları alınıp, elleri arkadan kelepçele-
nip, çırılçıplak soyulup darp edilen, güneşin altında kapalı ve havasız bir şe-
kilde arabada 2 saat boyunca tutulan, Meriç Nehri’nin ortasında bir adacığa
bırakılan Faslı 52 yaşındaki Mukaddim Necip: 63
“Türkiye’de 12 gün kaldıktan sonra Yunanistan’a geçtim. Fas uyruklu eşimden 2 çocuğum var, şu
an Selanik’te yaşamaktalar. Alman uyruklu eşimden ise 6 çocuğum var, şu an Atina’da ya-
şıyorlar. Bahsettiğim kadınlar ile resmi nikâhım yoktur. 2017 yılında Yunanistan’da yasal
kalış hakkım bitti. Tekrar başvuru yaptığımda sürecim çok uzadı. Sonra pandemi dönemi
gelince ben dahil tüm yabancıların başvurusu yarım bırakıldı. Bu sebeple yasal kalış hakkım
kalmadı. 23/05/2021 tarihinde Atina’da sokakta yürürken kimlik kontrolü sırasında polisler tarafın-
dan yakalandım ve Atina’da bulunan Mandaliza isminde ve sadece yabancıların tutulduğu bir kam-
pa götürüldüm. Bu kampta şiddet vs. görmedim. Bu Kampta geçen hafta Cumartesi (3 Temmuz)
tarihine kadar tutuldum. 3 Temmuz Cumartesi günü kamptan çıkarıldık, bize Atina dışında bir şehre
yerleştirileceğimiz söylendi. 19 kişilik bir grup olarak büyük bir araç ile (araç fazla korunaklıydı hapis-
hane nakil araçlarına benziyordu) Komontini’ye (Gümülcine) götürüldük. Bizi bir polis merkezine
aldılar ve burada hepimizin üst ve eşya aramasını yaptılar. Çantalarımız ve eşyalarımız geri verilme-
den başka bir araca bindirildik. Bizi köy gibi bir yere götürdüler orada metruk bir yerde önce tele-
fon, para ve diğer tüm eşyalarımız alındı. Sonra sadece iç çamaşırlarımız kalacak şekilde
soyulup arandık. Ardından ellerimiz arkadan kelepçelendi. Sonrasında iç çamaşırlarımız da
çıkartılıp anadan doğma biçimde bırakıldık. Bu şekildeyken askeri kıyafetli maskeli kişiler
gelip demir ve odun sopalarla bizleri dövdüler. Bu kişiler hakkında başka ayrıntı hatırlamı-
yorum. Ardından çıplak şekilde bir araca bindirip kapılarını kilitlediler ve aracı bilerek güne-
şin altında bıraktılar. Aracın içinde havasız şekilde terler içinde kaldık. Ne kadar tutulduğu-
muzu hatırlamıyorum ama en az 2 saat kaldık. Sonra başka bir araca bindirildik. Buradan
sınıra getirilip yere yatırıldık ve tekrar sopalarla şiddet uyguladılar. Bu sırada ellerimiz hâlâ
ters şekilde kelepçeliydi. Ardından botlar ile nehir ortasındaki adacıklardan birine bırakıl-
dık. Bırakıldığımız adacıktan Türk askerleri tarafından kurtarıldık.”
63 Mukaddim Necip tarafından Kamu Denetçiliği Kurumuna yapılmış olan başvuru.
275