Page 45 - kadin-haklari-ve-ombudsmanlik-calistay-raporu
P. 45
KADIN HAKLARI VE OMBUDSMANLIK
Millet Meclisi Kamu Denetçiliği Kurumu’na Kadın ama kadını takip edip orada öldürüyor çünkü ken-
Hakları Ombudsmanlık Çalıştayını düzenledikleri di malı elden gitmiştir.
için çok teşekkür ederim.Ancak umarım bu Çalış-
Birey ve insan olarak kadın değil aileyi önemseyen
tay Avrupa Birliği gibi herhangi bir yerden alınan görüşler vardı. Bu görüşe göre o nedenle de önem-
proje parasını değerlendirmekten öte burada dile
li olan ailenin korunmasıdır. Nitekim kadınların
getirilenlerin gerçekleştirilmesi amacını da güder yıllarca uğraşarak yarım yamalak da olsa kabul
ki bu çok önemli. Böyle pek çok toplantıya katı-
ettirdikleri kadından sorumlu devlet bakanlığında
lıyoruz, konuşuyoruz, onlar bunun üzerine ya- “kadın” sözcüğünü çıkartıp bakanlığın adı tama-
zılmış yazılar olarak kalıyor. Türkiye’nin yakında men değiştirilmiştir.
GRAVIO’ya vereceği rapora yapılmış bir iş olarak
gösterilmek üzere de düzenlenmemiştir umarım. Ayrıca Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası söz-
leşmeler bilerek ve isteyerek Türkçeye çarpıtılarak
çevrilmiştir. Sözleşmenin İngilizce aslı, “kadınlara
Velayet konusunda, boşanma karşı her türlü ayrımcılığın tasfiyesi, yok edilmesi,
davalarında çocuk üzerinden ortadan kaldırılması” olduğu halde “önlenmesi”
ciddi bir iktidar savaşı olarak çevrilmiştir. Oysa sözleşme metninde im-
zacı devletlere kadınlara karşı ayrımcılık sayılacak
yapılmaktadır.
her türlü gelenek ve göreneğin ortadan kaldırıl-
ması sorumluluğu verilmektedir. Böylece sözleş-
Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliğinden söz et- melerden habersiz yargıçlarda örneğin Türk Ceza
mek ne yazık ki mümkün değildir. Malesef Türki- Kanunun 103 ve 104. maddelerinin iptalini Ana-
ye’de kadın bir birey değil, mal olarak kabul edil- yasa Mahkemesinden isterken gerekçeleri arasına
mekte, Cumhuriyetin kuruluşundan beri sahip Türkiye’de erken evliliklerin gelenek olduğu tezini
olduğu boşanma hakkını bile kullanmaması için yerleştirecek kadar kadın ve kız çocuklarının hak-
elden gelen yapılmaktadır. kını ihlal etmektedir.
Biraz önce Sayın Malkoç’un parmak bastığı bence Yine İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen sözleşme-
doğru yanlardan bir tanesi, kadın hakları güçlen- nin “ev içi” olarak çevrilmesi gereken “domestic”
dikçe erkek... Çünkü bu yani kadına yönelik er- sözcüğü “aile” olarak çevrilmiştir. Oysa bir evin
kek şiddeti bir iktidar meselesidir. Onun için de içinde mutlaka karı koca olarak yaşamak gerekme-
kadın hakları güçlendikçe ve kadınlar güçlendikçe mektedir, bunun doğrusu “ailedir” bu İngilizceden
çeviri yapan insanların da bu sözleri çok iyi bildi-
erkekler iktidarlarının sarsıldığını fark ediyorlar,
bundan o kadar korkuyorlar ki artık iş sürekli ci- ğinden adım gibi eminim.
nayetlere gidiyor. Evet, sizin de söylediğiniz gibi Öncelikle önemli olanın aile değil kadının beden
evlenmeler azalıyor, boşanmalar çoğalıyor. Boşan- bütünlüğü, yaşam hakkı olduğu kabul edilmeli,
malar çoğalınca da erkek, “sen nasıl boşanırsın, uluslararası sözleşmeler Türkçeye iktidardaki si-
sen bana ait, benim malımsın” diye bakıyor, bo- yasi partinin siyasi görüşüyle değil, aslına uygun
şanmış kadın, daha sonra başka bir aile kurmuş çevrilmelidir.
19 HAZİRAN 2017, ANKARA 45