Page 255 - 6. yılında ombudsmanlık web
P. 255
Artı, yerinde inceleme… Ben yerinde inceleme yapmamız gerektiğini savundum,
o zamanki başkan arkadaşımız “Yok, maddede böyle bir şey yok.” dedi, birçok şeyde
engel çıktı ama buna rağmen de ben çoğu zaman kamu görevlerinde kurumun tanın-
ması yönüyle ve üzerinde bir ağırlığımızın hissedilmesi için kuruma davet ediyordum
kurumları, asker, sivil kim olursa olsun. Hatta bazı bakanlıklar sıradan bir şefi gönderi-
yor, bir şeyi gönderiyor; hepsini kovmuşumdur, benim karşılığımda muhatabım kimse
o gelsin diye, ondan sonra da ne kadar genel müdür, şu bu varsa hepsini müsteşar aldı
geldi, o zaman da bizim işimiz güçleşti yani genişleti. Ben yerinde inceleme yapılma-
sına da taraftarım. Yasada yok, çatışmalar doğuyor.
Yaşadığımız başka bir sıkıntı: Kamu denetçilerinin görev tarifleri yok. Başkan bize
ne görev verirse onu yapıyorduk, bazen de vermediği oluyordu, aldığı oluyordu. Alırdın,
almazdın; verirdin, vermezdin meselesi oluyor ve bizim şahsen verdiğimiz birçok karar
değişti yani sanki biz orada bir uzman pozisyonuna düşmüş olduk. Baktığınız zaman,
çok önem verdiğim, kamuyu çok ilgilendiren ve Türkiye’de birtakım sıkıntıları gidere-
cek olan verdiğimiz kararlar sayın başkan tarafından -öyle veya böyle, onun düşünce-
sinde başka olabilir- değiştirildi. O zaman ben bir uzman seviyesine düştüm. Böyle bir
şey olmaz. Meclis beni seçtiyse, ben eğer kamu denetçisiysem bu yetkinin verilmesi
lazım, karışmaması lazım. Fransa’da ve diğer ülkelerde karışamıyor, bağımsız. Aslın-
da bizim de yasamızın 6’ncı maddesi, 8’nci maddesi, 12’nci maddesinde bunlar var
ama biz anlatamadık, anlattığımız zaman da çatışma çıktı, hoş olmadı yani. Bunu
ben komisyonlarda da söyledim. Bunun mutlaka açıklığa kavuşturulması lazım yani
eğer 1 başdenetçi, 5 de denetçi, ombudsman olacaksa görev tanımlarının belli olması,
verdikleri kararları da maddede de belirtiyor ama yoruma müsaittir, o zaman açıklığa
kavuşturulması gerekiyor.
Yine başka bir konu -zamanı da iyi kullanmak kaydıyla- resen araştırma yapmamız
lazım yani davaya müdahil olarak katılmamız veya şikâyet etmemiz… Bazı ülkelerde,
Polonya’da, İspanya’da falan temyiz etme hakları dahi var, davaya müdahil olma, tem-
yiz etme hakları var. Hatta, herhâlde Polonya’daydı, bana oradaki resmî ombudsman
dedi ki: “Bir yasa çıktığında eğer Anayasa Mahkemesi Başkanı o yasanın hukuka uy-
gun olmadığına, insan haklarına uygun olmadığına inanıyorsa, dava da açılmadıysa
bizim dava açma yetkimiz vardı, bana söylüyordu, ben dava açıyordum, onlar da iptal
ediyordu.” Yanılmıyorsam Polonya ombudsmanı söyledi bunu bana, İsveç de olabilir
ama Polonya diye hatırlıyorum.
BAŞKAN
– Nerede dava açıyor, Anayasa Mahkemesinde mi?
14 ŞUB A T 2019 253