Page 8 - Sporda Hak İhlalleri ve Denetim

SPORDA HAK İHLALLERİ VE DENETİM

Geçtiğimiz yıl Kamu Denetçiliği Kurumuna yapılan gerek Türkiye Futbol Fede-
rasyonu hakkında gerekse de çeşitli Spor Federasyonları hakkında gelen baş-
vurular işte bu üst bilinç ile değerlendirilmiştir. Anılan başvuruların sayısı gö-
rev alanımıza giren eğitim - öğretim konusuna kıyasla sayıca az olsa da nitelik
olarak sporun yönetimine ilişkin pek çok sistematik soruna işaret etmektedir.
Bu durum Kurumumuz açısından, sporun yönetimine ve insan haklarına ilişkin
katmanlarını hem gençlere hem de sporculara ve sporun çeşitli paydaşlarına
tanıtmak, insan hakları ve hukukun spordaki önemi hakkında farkındalık ya-
ratmak, ilgili idareler ile işbirliği sağlamak ve bu idarelere görev alanımız dâ-
hilinde destek olmak, bu bağlamda spor yönetiminde iyi yönetişim kültürünün
gelişmesine de katkı sağlamak adına bir fırsat olarak görülmüş, başvurular
titizlikle ele alınıp değerlendirilmiştir.

Bu çerçevede, Başdenetçimizin de talimatları ile ‘Sporda Hak İhlalleri ve Dene-
tim’ konulu bir Çalıştay düzenlenmesi kararlaştırılmıştır. Bu çalıştayın Kuru-
mumuz nezdinde düzenlenmesi Kamu Denetçiliği Kurumu’nun hukukilik de-
netimi ile birlikte hakkaniyet denetimi de yapabilmesi, milli iradenin tecelligâhı
olan TBMM çatısı altında ancak tarafsız ve bağımsız bir yapıyı haiz Anayasal bir
Kurum olması açısından ayrıca önemli bulunmaktadır.
Spor faaliyetinin kendine özgü yapısı spor teşkilatlanmasında özerklik kavra-
mını doğurmuş, bu ise sporun yönetiminde özerklik kavramı ve devletin dü-
zenleyici ve denetleyici konumu arasında zaman zaman yetki tartışmalarını
da beraberinde getirmiştir. Yine sporun özelliklerinden ileri gelen özerklik ve
müsabakalarda yaşanan uyuşmazlıkların hızlı çözüme kavuşturulması sporda
tahkim müessesinin gelişmesini ve sporda tercih edilen öncelikli uyuşmazlık
çözüm mekanizması haline gelmesini sağlamıştır. Ancak, hızlı gelişen bu sü-
reç hak arama özgürlüğü, adalete erişim gibi bir takım temel hakların sınırla-
nıp sınırlanmadığı sorularını da gündeme getirmiştir.

Tüm bu unsurlara ek olarak, sporun bir endüstri haline gelmesi hatta giderek
devleşmesi, özerkliğin ekonomik büyümeye bağlı olarak kuvvetlenmesi, söz
konusu özerklik alanının yer yer kişilerin temel hak ve özgürlüklerini ihlal et-
mesi Birleşmiş Milletler, Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği de dahil olmak üzere
sporcu, antrenör ve sporun çeşitli paydaşlarının temsil edildiği sivil toplum ku-
ruluşlarının dikkatini sporun mali ve idari yönetimi ile sporun özellikle disiplin
yargılamasına, sporda uluslararası insan hakları ihlallerine çevirmesine neden
olmuştur. Dünyanın, sporun bir insan hakkı olduğunu yeniden hatırlaması ge-
rekmiştir. Bu gelişmeler aslında sporun yönetiminde ve faaliyetin kendisinde
bir paradigma kaymasına işaret etmekte olup spor federasyonları, sporcular,
hukukçular ve kamu kurumları açısından yeni bir döneme girildiğinin göster-
gesidir.

8 2 MART 2018, ANKARA