Page 28 - bulten-ocak-subat-2023-v10
P. 28
BÜLTEN
Cumhuriyet’in, 100. yılının geride bırakılıp “Türkiye Yüzyılı” diye isimlendirdikleri yeni asrına girmeye hazırlanı-
lan bir dönemde olunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tarihî süreçte her alanda olduğu gibi insan
haklarında da kendilerine geçmişin tecrübeleri ışığında yeni bir gelecek inşa etmenin çabasında olduklarını
söyledi.
“Günümüz Dünyasında En Çok Konuşulan Hususların Başında İnsan Hakları Geliyor”
Bugünün dünyasında en çok konuşulan, tartışılan, gündemi en fazla meşgul eden hususların başında insan
haklarının geldiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerel siyasetçilerden medyaya, akademiden ulusla-
rarası kuruluşlara kadar hemen herkesin insan hak ve özgürlüklerinden bahsettiğini dile getirdi.
Dünyanın birçok yerinde insan haklarının muhafaza ve müdafaasıyla ilgili toplantılar düzenlendiğini, kararlar
alındığını, beyanatlar verildiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, ancak tüm bunlar yaşanırken hayat hakkı
dahil insanların en temel haklarının göz göre göre çiğnenmeye devam ettiğini vurguladı.
“Vicdanını Yitiren Ülkeler Gördük”
Suriye’den Filistin’e, Yemen’den Arakan’a, Türkistan’dan Afrika’ya kadar dünyanın birçok yerinde insan hak,
hürriyet ve haysiyetini hiçe sayan ağır ihlallere sürekli yenilerinin eklendiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Er-
doğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizi birbirimize yakınlaştırması, merhamet duygumuzu harekete geçirmesi
gereken krizler tam tersine insanı insani değerlerden uzaklaştırabiliyor. Kovid-19 salgını, mülteci meselesi,
bölgemizde patlak veren çatışmalar, bu acı gerçeğin en çarpıcı örnekleri olarak önümüzde duruyor. Gelişmiş
diye ifade edilen ülkelerin salgın döneminde sadece kendilerini korumak adına sergiledikleri bencillikleri bu-
gün utançla hatırlıyoruz. Aşı ve maske gibi salgınla mücadelede ihtiyaç duyulan tıbbi malzemelerin nasıl bir
rekabet unsuru hâline dönüştürüldüğünü hâlen unutmadık. Hatta bu süreçte kendi halkları içindeki dezavan-
tajlı kesimleri dahi hizmet yelpazesinin dışında tutacak kadar vicdanını yitiren ülkeler gördük.”
Salgının da etkisiyle kültürel ırkçılık, yabancı karşıtlığı ve İslam düşmanlığı gibi nefret suçlarının özellikle Batı
toplumlarında korkunç boyutlara ulaştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bazı medya kuruluşları ve siya-
setçilerin de söylemleriyle bu nefret iklimini körüklediklerine, âdeta ateşe benzin döktüklerine şahit oldukla-
rını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milyonlarca Müslüman’ın temel özgürlüklerinin ayaklar altına alındığı, ifade hür-
riyeti kisvesi altında kutsallarının aşağılandığı, inançlarının bir tehdit kaynağı olarak gösterildiği vahim bir
tabloyla karşı karşıya olunduğunu ifade etti.
Kimi zaman medya kimi zaman siyasetçiler kimi zaman da bizzat devlet tarafından ötekileştirilen bu toplum
kesimleri için İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ndeki kayıtlı haklarını kullanmanın giderek zorlaştığını dile
getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Hemen her gün gazetelerde ibadethaneleri, yabancılara ait
iş yerlerini, sivil toplum kuruluşlarını hedef alan bir şiddet eyleminin haberini okuyoruz. Dahası göçmenlere
ve yabancılara yönelik nefret suçları ya görmezden geliniyor ya soruşturulmuyor ya da örtbas ediliyor. Gerek
insan haysiyetini korumakla görevli uluslararası kuruluşlar gerekse her fırsatta demokrasi ve insan hakları
dersi veren kimi ülkeler, maalesef bu hak ihlalleri karşısında derin bir suskunluk içinde.”
“Bazı Ülkeler, Türk Adaletinden Kaçan Haydutların Sığınağı Hâline Dönüşmüştür”
Kendi güvenlik ve refahları dışında hiçbir şeyi önemsemeyenlerin çifte standardının artık fiyakalı sloganlarla,
yasak savma türünden tavırlarla örtülemeyecek hâle geldiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Benzer bir
durum doğrudan insanımızın hayatına kıymış, kan dökmüş, sivillere yönelik terör eyleminde bulunmuş terö-
ristler için de geçerlidir. En temel insan hakkı olan yaşam hakkına kasteden eli kanlı caniler, siyasi sığınmacı
bahanesiyle korunmakta, hiçbir hukuki tahkikata uğramadan hayatlarını özgürce sürdürebilmektedir. Üzüle-
rek ifade etmek isterim ki bugün NATO’da, Avrupa Konseyinde veya BM çatısı altında beraber olduğumuz bazı
ülkeler, Türk adaletinden kaçan haydutların sığınağı hâline dönüşmüştür” değerlendirmesini yaptı.
26 MART 2023 www.ombudsman.gov.tr