Page 79 - ilitam-dergisi
P. 79
İLİTAM DIN EĞITIMI VE ILAHIYAT LISANS TAMAMLAMA PROGRAMI
temelen gözden kaçmış olabilir- 2018 yılında İLİTAM programına kayıtlı öğren-
ci sayısı, 3950 olarak gösterilmiştir. Doğrusu şöyledir; 2018 yılı, İLİTAM program-
larına sınavsız olarak 7250, DGS ile 3950 öğrenci olmak üzere toplam 11.100
kayıt alınmıştır. Halen üçüncü ve dördüncü sınıflara devam edenlerle birlikte
İLİTAM öğrencileri toplam 20.000 civarındadır. Buna göre; 7141 Sayılı Kanunun
ilahiyat ön lisans mezunlarına verdiği sınavsız İLİTAM programına geçişte, uzun
bir beklemenin olmayacağı anlaşılmaktadır. Bununla birlikte yasa bu husus-
ta yükseköğretim kurulunu yetkili kılmıştır. Mevcut birikimin lisans eğitimine
geçişi sağlandıktan sonra “İlahiyat Lisans Tamamlama” programına öğrenci
alınıp alınmayacağı, alınacaksa nasıl bir düzenleme yapılacağı Yükseköğretim
Kurulunca karar verilmelidir.
Lisans düzeyindeki dini yüksek öğrenimin, örgün eğitimin dışına çıkarılması-
na yönelik bütün uygulamalar eğitim düzeyini olumsuz etkileyeceği ve haksız-
lıklara sebep olacağı tartışmasızdır. Oysaki Çalıştayın açılış konuşmalarda; Kamu
Denetçiliği Kurumunun amacı adaleti ve hakkaniyeti tesis etmek şeklinde ifade
edilmiştir. Hal böyle olunca raporda öngörülen “İlahiyat Açık öğretim Lisans
Eğitimi” görüşü en azından bu ifade ile örtüşmediğini üzülerek belirtmeliyim.
Ayrıca bu uygulamanın gelecekte, dini yüksek öğrenimde derin ayrışmalara yol
açacağı, göz ardı edilmemelidir.
Cumhuriyet döneminde, siyasette, eğitim kurumlarında ve medyada en
çok tartışılan konulardan biri, “Din Eğitimi Ve Öğretimi” konusudur. Bu tartış-
ma, ortaöğretim düzeyinde İmam Hatip Liseleri, Yükseköğrenim düzeyinde ise
İlahiyat Fakülteleri üzerinden yapılmıştır. Bugün dini yükseköğrenimi, sahip
olduğu fakülte sayısı ve öğrenci kontenjanı bakımından Cumhuriyet dönemi-
nin hiçbir devrinde olmadığı kadar bir zenginliğe ulaşmıştır. Şüphesiz ki kalite
ve başarının düşmemesi için bu hızlı gelişmelerle birlikte sistemin işleyişinde
görevli herkese büyük bir sorumluluk düşmektedir. 1949 yılında önce açılan
Ankara üniversitesi İlahiyat Fakültesinin kanun ve program taslağında şu ifade-
ler yer almıştır: “Dini meselelerinin sağlam ve ilmi esaslara göre, incelenmesini
mümkün kılmak, mesleki bilgisi kuvvetli ve düşüncesinde ihatalı din adamları-
nın yetişebilmesi için lüzumlu şartları sağlamak maksadıyla bir ilahiyat fakültesi
kurulmalıdır. Burada Kur’an-ı referans alan, kültürel mirası değerlendirebilen,
OCAK 2020 79