Page 7 - Ön kapak-merged (1)
P. 7
İyi Yönetim İlkeleri Rehberi
Bu kapsamda, bireylerin kamu hizmetlerinden daha hızlı ve sorunsuz bir
şekilde yararlanması, hizmetler sunulurken kamuoyunun talepleri göz
önünde bulundurularak katılımının sağlanması, kötü yönetimden kaynaklı
aksamalar ile hak ihlallerinin önüne geçilmesi, hizmet kusuru veya temel
hak ve özgürlüklere müdahale söz konusu olduğunda bireylerin hak arama
yollarını etkin bir şekilde kullanmasının temin edilmesi amacıyla şeffaflık,
hesap verebilirlik ve bilgilendirme yükümlülüğüne riayet eden bir yönetim
modeli arayışları içine girilmiştir.
Ülkemizde, dünyadaki gelişmelere paralel olarak küreselleşme ve Avrupa
Birliği üyeliği sürecinin etkisi ve kamuoyunun gerek iç dinamikler gerekse
dünyadaki gelişmelere bağlı olarak değişen ve artan talepleri karşısında
1980’li yılların ortalarından itibaren başlayan ve 2000’li yıllarda hız
kazanan idari reform sürecine tanıklık edilmektedir.
Bu süreçte özellikle hizmet kalitesinin yükseltilmesi, hizmetlere daha
kolay ve hızlı erişimin sağlanması, dijital hizmetlerin artırılması, şeffaflık,
hesap verebilirlik, açık devlet gibi kavramların öne çıkmasıyla iyi
yönetimin sağlanması adına hem anayasal hem de yasal düzeyde birçok
yeniliğe imza atılmış, yeni kurumlar ortaya çıkmış, var olan kurumlar da
kendilerini yenilemiştir.
Ülkemizde 2012 yılında Kamu Denetçiliği Kurumunun kurulması ve
şikâyet başvurularını kabul etmesiyle birlikte, iyi yönetim ilkelerinin
hukuki ve idari denetim ölçütü olarak değerlendirilmesinde yeni bir
dönem başlamıştır.
Kamu Denetçiliği Kurumu kamu hizmetlerinde kalitenin artırılmasına yönelik
bağımsız ve etkin şikâyet mekanizması oluşturmak suretiyle idarenin işleyişi
ile ilgili şikâyet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum
ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka,
hakkaniyete ve iyi yönetim ilkelerine uygunluk yönlerinden incelemek,
araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlendirilmiştir.
Kamu Denetçiliği Kurumu, Dünya uygulamasında ise “ombudsmanlık” olarak
nitelendirilen bu müessesenin tarihi arka planı medeniyetimizin köklerine
kadar uzanmaktadır. Hz. Peygamberin de kuruluşuna iştirak ettiği Hilfu’l-
Fudûl, Hz. Ömer’in halifeliği sırasında kurumsal olarak gündeme gelen hisbe
teşkilatı, Abbasiler devrinde devlet teşkilatının önemli bir unsuru haline
gelen divan-ı mezalim ve Osmanlı Devletinde halkın şikâyetlerini dinlemek
ve haksızlıkları gidermekle görevli Divan-ı Hümayun, ombudsmanlık
uygulamasının benzerlerinin tarihimizde de yer aldığını göstermektedir.
Ayrıca modern ombudsmanlığın ilk örneğiyle İsveç’te karşılaşılmasına
rağmen Högste Ombudsmannen olarak adlandırılan bu uygulamanın ilham
kaynağı da tarihimizdeki kimi olaylarla doğrudan ilişkilidir. Zira İsveç Kralı
XII. Şarl’ın Poltava Savaşında Ruslara yenilmesi, bunun üzerine Osmanlı
6