Page 24 - soma rapor 30122014
P. 24
Diğer yandan, 3213 sayılı Maden Kanunu’nun doğrudan iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin
olarak düzenlenen “İşletme faaliyeti” başlıklı 29’uncu maddesinin birinci fıkrasında, işletme
faaliyetinin, projesine ve Kanunun ilgili hükümlerine göre yürütüleceği, işletme projesine
aykırı faaliyette bulunulması ve faaliyetlerin can ve mal güvenliği açısından tehlikeli bir durum
oluşturduğunun tespit edilmesi halinde maden üretimine yönelik faaliyetlerin durdurulacağı;
ikinci fıkrasında, işletme projeleri ve değişiklikleri uygulamaya konulmadan önce Genel
Müdürlük onayının alınmasının zorunlu olduğu, aksi takdirde faaliyetin durdurulacağı; üçüncü
fıkrasında, işletme açısından tehlikeli durumların tespiti halinde, bu halleri gidermek için ruhsat
sahibine altı aya kadar süre verileceği, mücbir sebepler dışında bu sürenin uzatılmayacağı, bu
süre sonunda projeye uygun faaliyette bulunulmaması veya tehlikeli durumun ortadan
kaldırılmaması halinde teminatın irat kaydedilerek işletme faaliyetinin durdurulacağı; dördüncü
fıkrasında; ruhsat sahibinin, her yıl nisan ayı sonuna kadar bir önceki yıl içinde gerçekleştirdiği
işletme faaliyeti ile ilgili teknik belgeleri, satış bilgi formunu, faaliyet bilgi formunu ve işletme
sahasında arama yapmış ise arama ile ilgili bilgileri Genel Müdürlüğe vermekle yükümlü
olduğu, yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde teminatın irad kaydedileceği, yükümlülük
yerine getirilinceye kadar faaliyetin durdurulacağı öngörülmüştür.
Buna göre; “yeraltı kaynaklarının değerlendirilmesi amacına dönük belirli girdileri
seçilmiş bir teknoloji kullanarak mevcut ve potansiyel talebi karşılamak üzere mal ve cevher
üretmek için çalışmaları düzenleyen beyan niteliğinde rapor” şeklinde tanımlanan projeye
uygun faaliyette bulunulmaması ve faaliyetlerin can ve mal güvenliği açısından tehlikeli bir
durum oluşturduğunun tespit edilmesi halleri müeyyideye bağlanmaktadır.
6331 sayılı Kanun’da işveren ile çalışanların görev, yetki ve yükümlülükleri belirlenmiş
olup; mesleki risklerin önlenmesi ve bu risklerden korunulmasına yönelik çalışmaları da
kapsayacak, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sunulması için işverenin; çalışanları arasından
iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli görevlendireceği, çalışanları
arasında belirlenen niteliklere sahip personel bulunmaması hâlinde, bu hizmetin tamamını veya
bir kısmını ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak yerine getirebileceği, ancak
belirlenen niteliklere ve gerekli belgeye sahip olması hâlinde, tehlike sınıfı ve çalışan sayısı
dikkate alınarak, bu hizmetin yerine getirilmesini kendisinin de üstlenebileceği hüküm altına
alınmıştır. İş güvenliği uzmanları, işyeri sağlık ve güvenlik birimleri ve ortak sağlık ve güvenlik
birimleri ile ilgili mevzuat, uygulamalar ve sorunlar ile çözüm önerileri, raporun “Kömür
Madenciliğinde Özdenetim Faaliyetleri” kısmında ayrıntılı olarak irdelenmiştir.
10