Page 13 - Türkiye'deki Suriyeliler - Özel Rapor
P. 13
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
Üretim araçlarını eline geçiren güçler, toprak üzerinde yaşayan ne varsa sahip
olmak istemektedirler. Bu sebeple yeni tasavvurlarını insanın gereksizliği üzerine
kurmaktadırlar. Oysa yeryüzünde barış içinde bir arada yaşamak mümkündür.
Bunun için insanı Allah’ın yarattığı şekilde insanı “en şerefli varlık” olarak kabul
edip, onun itibarını gözetmek meselelerin çözümünü kolaylaştıracaktır.
İnsan Hakları Evrensel Bildirisinin 14’üncü maddesinin 1’inci fıkrası, sığınma
hakkını şöyle tanımlıyor:
“Herkesin zulüm karşısında başka ülkelere sığınma ve bu ülkelerce sığınmacı işlemi
görme hakkı vardır.”
İnsan Hakları Evrensel Bildirisi’nin sığınma hakkını düzenleyen maddesini
imzalayanlar, kendileri tarafından tanınan bu haktan göçmenleri faydalandırmamak
için her türlü engeli çıkarmaktadırlar.
Bir noktayı doğru tespit etmekte fayda vardır; hiç kimse keyfi bir şekilde yuvasını
dağıtmıyor, yurdunu terk etmiyor, ancak mücbir sebeplerle hayatta kalmak, kendine
yeni bir düzen kurmak için yollara düşerek başka ülkelerin merhametine sığınıyor.
O insanların yurtlarından göç etmelerine sebep olanların, bu insanların meydana
getirdiği sorunlardan şikâyet etmeye hakları yoktur.
Kendilerinin toplam refahtan aldıkları paydan feragat etmemek için sığınmacılara
çalışma izni vermemek, sosyal güvenlik şemsiyesi altına almamak gibi çok
sayıda engel çıkartanlar, onların hayatlarını nasıl idame ettireceklerine dair çadır
kamplardan başka seçenekler de oluşturmak zorundadırlar.
Mülteci ya da göçmen dediğimiz kişi, hiçbir vatandaşlık hakkı olmadığı için
hürriyeti kısıtlı kişidir. Hürriyetin kısıtlı olması insanın yaratılış gayesine aykırıdır.
Çünkü insan hür bir varlıktır. Hak sahibi olmak ve sorumluluklarını yerine
getirmek de, hürriyet sahibi olmakla mümkündür. Hayat hakkı, doğuştan var olan
tabiî haklardandır.
Göç ve mültecilik olgusu, istenirse kolaylıkla önlenebilecek mağduriyetlere sebep
olmaktadır. Bu mağduriyetlerin en müşahhas örneği, cesedi Ege Denizi sahiline
vurduktan sonra insanları vicdanlarıyla yüzleştiren Aylan Bebek ve onun gibi
binlerce Aylanlar ve onların anne-babalarının dramıdır.
Yine; günümüzde göç ve göçmenlik trajedileri, büyük ölçüde planlı saldırılardan
kaynaklanmaktadır. Ülkeler arası ve toplumlar arası çatışmaların en çok kazananı
TÜRKİYE’DEKİ SURİYELİLER ÖZEL RAPORU 13