Page 236 - KDK
P. 236
36. Eğitim hakkı, yukarıda verilen BM Çocuk Hakları Sözleşmesi-
nin 4. ve 28. maddesi, BM Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin
Sözleşmenin 13. maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Ek Pro-
tokolün 2. maddesi, Avrupa Sosyal Şartının 17. madddesi, T.C. Anaya-
sasının 42 maddesi ile Milli Eğitim Temel Kanununun 8. maddesinde
vurgulandığı üzere herkese açık, hiç kimsenin yoksun bırakılamayaca-
ğı ve eşitlik ilkesi çerçevesinde verilmesi gereken bir haktır. Özellikle
Avrupa Sosyal Şartının 17. maddesinde yer aldığı gibi devlet, çocuk-
ların ve gençlerin kişilikleri ile fiziksel ve zihinsel yeteneklerinin tam
gelişimini sağlayacak bir çevrede yetişme haklarını etkili bir biçimde
kullanmalarını sağlamak amacıyla, çocukların ve gençlerin gereksinim
duydukları bakım, yardım, öğretim ve eğitim olanaklarına sahip ol-
malarını özellikle bu amaç için uygun ve yeterli kurum ile hizmetlerin
kurulması ve sürdürülmesini sağlamayı taahhüt eder. Diğer yandan
eğitim hizmeti, asli görevliler tarafından ifası gereken temel bir kamu
hizmetidir. Bu noktalardan hareketle, bir çocuğun tam gelişimi için il-
köğretimin ne denli önemli olduğu göz önünde bulundurulduğunda;
her ne kadar kamu hizmetlerinin sürekliliğinin sağlanması ilkesi çer-
çevesinde geçici görevlendirilen kadrolu öğretmenin yerine dışarıdan
ücretli öğretmenlerin görevlendirilmesi beklenen bir durum olsa da,
geçici görevlendirmenin “geçici “olmaktan çıkıp sürekliliğe dönüşmesi
ve bunun telafisinin de dışarıdan görevlendirmelerle yapılmaya çalı-
şılması eğitim gibi temel bir kamu hizmetinin yerine getirilmesinde
sorunlara neden olmaktadır. Diğer bir ifadeyle kadrolu öğretmenler
tarafından yürütülmesi arzulanan eğitim hizmetinde çeşitli nedenler-
le öğretmen ihtiyacının karşılanamaması halinde, hizmetin aksatılma-
dan yürütülmesini sağlamak amacıyla ücretli öğretmen görevlendirme
gibi düzenlemeler yapılmasının kaçınılmaz olduğu kabul edilmekle be-
raber bu durumun istisnai olması, süreklilik haline dönüştürülmeme-
si de beklenmektedir. Çünkü dosya kapsamında olduğu gibi, kadrolu
öğretmenin geçici görevlendirilmesinden sonra dışarıdan ücretli öğ-
retmenler görevlendirilerek eğitim hizmetinin sürekliliği sağlanmaya
çalışılmış olsa da, yani başvuru sahibi öğrencinin sınıfında bir öğret-
menin varlığı sağlanmış olsa da, özünde eğitim hizmeti çocuk için tam
da yerine getirilmiş olmamaktadır. Bahse konuda çocuk için eğitim
hizmetinin sürekliliği, çok sık değişmekle birlikte sınıfta herhangi bir
öğretmenin olması ile değil, onun bağ kurabildiği ve bu bağı devam
ettirebildiği bir öğretmenin olması ile sağlanabilir.
KAMU DENETÇILIĞI KURUMU 231