Page 31 - ilitam-dergisi

İLİTAM DIN EĞITIMI VE ILAHIYAT LISANS TAMAMLAMA PROGRAMI

hürmetlerimle selamlıyorum. Böyle önemli bir çalışmanın gerçekleşmesinden
duyduğum memnuniyeti ifade ediyor, emeği geçen, başta Kamu Başdenetçimiz
ve ekibi olmak üzere herkese şükranlarımı arz ediyorum.

Buradaki herkesin malumudur ki son asır boyunca dünyada İslam coğraf-
yasında ve ülkemizde, sosyal, kültürel, teknolojik, dinî alanda hızlı değişim-
ler gerçekleşti. Bu manada ülkemizde de dinî alanda son yüzyıl içinde farklı
dönemler, gelişmeler, zaman zaman travmalara sebep olan kaotik ve zorlu
süreçler yaşandı, hepimizce malumdur. Diğer yandan, hızla gelişen bilgi ve
teknolojinin de etkisiyle dinî ve aktüel hayatı etkileyen haricî ve dâhilî pek
çok unsur gündeme geldi. Son asır boyunca yaşanan süreçler ve tecrübeler
iki gerçeği açıkça ortaya koymuştur: Bunlardan birincisi, bu coğrafyada İslam’ı
yok sayarak, öteleyerek var olmak, bir hayat ve gelecek planlamak mümkün
değildir. Dahası İslam’ın ilke ve değerleri bilinmeden bu toplumu tanımak ve
anlamak da mümkün değildir.

İkincisi ise bugün dini doğru anlamak en hayati meselelerden birisidir. Din
güvenliği, millî güvenlik konusu hâline gelmiştir. Din istismarı ve dinin kav-
ramları arkasına gizlenen terör örgütleri ve hain yapılar, varlığımızı, birliğimizi,
geleceğimizi tehdit etmektedir, bunu yaşayarak hepimiz zaman zaman gör-
dük, görüyoruz.

Bugün milletimizin dinî hayatına ve geleceğine rehberlik etme sorumlu-
luğunu taşıyan dinî yükseköğretim kurumlarımız, Diyanet İşleri Başkanlığımız
ve Millî Eğitim Bakanlığımız olmak üzere üç önemli kurumumuz vardır. Bu üç
kurum sosyal ve küresel gerçeklikleri göz ardı etmeden çok boyutlu, kapsam-
lı ve disiplinli çalışmalarla bir yol haritası ve gelecek perspektifi oluşturması,
milletimizin bugünü ve yarını açısından çok büyük önem arz etmektedir.

Değerli hazırun, dinî hayat ve din eğitimi açısından yakın tarih boyunca
farklı ve zorlu süreçlerin yaşandığını biraz önce ifade ettim. Burada ele alaca-
ğımız ilahiyat açık öğretim lisans eğitimi de büyük oranda ülkemizde yaşanan
birtakım süreçlerin etkisiyle ortaya çıkmıştır. Malumlarınız olduğu üzere, 1987
yılında Diyanet İşleri Başkanımız olan ve şu anda burada bulunan Değerli
Bakanımız, 14’üncü Diyanet İşleri Başkanımız -değil mi Hocam- Profesör
Doktor Sayın Mustafa Said Yazıcıoğlu’nun gayretleriyle, Başkanlık bünyesinde

OCAK 2020 31