Page 61 - ilitam-dergisi
P. 61
İLİTAM DIN EĞITIMI VE ILAHIYAT LISANS TAMAMLAMA PROGRAMI
bütün kesimlerine yönelik yaygın din eğitimi ve öğretimi programı olabilir. Bu
program, İlahiyat Fakültelerimiz, Diyanet İşleri Başkanlığımız ve Din Öğretimi
Genel Müdürlüğümüzün de katkılarıyla, “zamanında, ailemden, okulumdan,
çevremden alamadığım doğru ve güvenilir dînî bilgileri öğrenmek ve geliştir-
mek istiyorum” diyen asgari ilkokul mezunu herkese, seviye ve şartları dikkate
alınarak belirlenecek sürelerle verilecek bir sertifika programı olabilir. Raporda
ifade edilen, “geçmişte dini eğitim/öğretim konusunda karşılaşılan engeller”
gerekçesi samimi ise bunu telafi edecek bir sertifika programı ciddiyetle düşü-
nülebilir. Ev kadınından, üniversitedeki profesöre, köydeki çiftçiden çarşı-pazar
esnafına kadar toplumun her kesiminden, bu konuda kendisinde eksiklik his-
seden herkes, yapılacak seviye sınavlarıyla belirlenecek kurlarda, üç aydan üç
yıla kadar her aşama sonunda alacakları sertifikalar ile bilgilenme ihtiyaçlarına
uygun bir eğitim alabilirler. Hiçbir ücrete tabi olmayan bu eğitim, başvuranların
şartlarına göre, hafta içi gündüz, hafta içi mesai bitiminden sonra, hafta sonu
yüz yüze yapılabileceği gibi, isteyenlere uzaktan eğitim yöntemiyle de verile-
bilir. Doğal olarak bu program meslek edindirmeye yönelik olmayıp bilgilen-
dirme amaçlı olacaktır. Alınacak sertifikalarla ne Milli Eğitimde ne de Diyanet
İşleri Başkanlığında görev alınamayacaktır. Programı bitirenlere, “siz bu eğitimle
öğretmen olamazsınız, din görevlisi olamazsınız ama dinî bilgilerinizi geliştir-
miş bir birey olarak toplumda, hem kendinize, hem ailenize, hem de çevrenize
faydalı olursunuz. Bir camiye gittiğinizde kimse yoksa fahri olarak imamlık da
yaparsınız,” denecek. Öğretmen veya din görevlisi olmak isteyenler ülkemizin
her tarafına açılmış bulunan 105 İlahiyat ve İslami İlimler Fakültelerinde örgün
eğitimlerini ve formasyonlarını tamamlamaya ve gerekli sınavları başarmaya
yönlendirilecekler. Günümüzde her seviyedeki resmi din eğitim ve öğretiminin
önünde hiçbir engel kalmadığına, dileyenlerin eşit şartlarda girecekleri sınav-
larla istedikleri alanda yüksek öğrenimlerini tamamlama imkanları bulundu-
ğuna göre, eşitliği, bir kesimin lehine, diğerlerinin aleyhine bozacak ve örgün
eğitime alternatif oluşturacak bir yüksek din eğitimi asla doğru ve uygun de-
ğildir. Aksi halde örgün eğitimdekilerin aleyhine ve mağduriyetine yol açan bir
sürece girilmiş olur. O halde bugün bizim birinci önceliğimiz, örgün eğitim
veren İlahiyat ve İslamî İlimler Fakültelerindeki eğitim ve öğretimin kalitesini
yükseltmek, seviye ve başarı bakımından diğer alanlardaki yüksek öğretimle ya-
rışır hale getirmek olmalıdır.
OCAK 2020 61