Page 62 - Ön kapak-merged (1)
P. 62

İyi Yönetim İlkeleri Rehberi



                                     ÖRNEK OLAYLAR




               Kamu hizmetlerinin tarafsız bir şekilde yürütülmesinde olduğu gibi idareye
               verilen  yetkilerin  kullanılmasında  da  tarafsız  davranılması  zaruridir.  Bu
               zaruret özellikle kamu personelinin işlediği öne sürülen ve disiplin cezasını
               gerektiren  fiillerin  soruşturulması  sırasında  soruşturmacının/muhakkikin
               tarafsızlığı bağlamında karşımıza çıkmaktadır.
               Örnek  Olay-1:  Danıştay  12.  Dairesinin  12/06/2014  tarihli  ve  2014/3085
               E., 2014/4911 K. sayılı kararında; davacı hakkında göreve gelmediğinden
               bahisle  soruşturma  açıldığı,  aynı  zamanda  davacının  disiplin  amiri  olan
               soruşturmacının davacıyı “uyarma” cezası ile cezalandırdığının anlaşıldığı,
               disiplin  amirlerinin,  Disiplin  Kurulları  ve  Disiplin  Amirleri  Yönetmeliğinin
               21/1’inci  maddesi  uyarınca  disiplin  soruşturmasını  bizzat  yapmaları
               mümkün ise de kamu görevlisinin suç oluşturduğu iddia edilen fiili ile ilgili
               olarak idarece açılan bir disiplin soruşturmasını yapmakla görevlendirilen
               soruşturmacının  daha  sonra  disiplin  amiri  sıfatıyla  ceza  vermesinin
               objektiflik  ve  tarafsızlık  ilkesine  uygun  düşmediği,  olayda  davacının
               disiplin  amiri  olan  müdürünün  disiplin  soruşturmasını  bizzat  yürüttüğü,
               tanıkların ifadelerine başvurarak ifade tutanaklarını düzenlediği, davacının
               savunmasını alarak isnat olunan eylemin hukuki nitelendirmesini yaptıktan
               sonra yine dava konusu yapılan disiplin cezasını kendisinin verdiği dikkate
               alındığında objektiflik ve tarafsızlık ilkesine aykırı olarak tesis edilen cezada
               hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
               Örnek  Olay-2:  Danıştay  13.  Dairesinin  16/06/2010  tarihli  ve  2009/4595
               E., 2010/5127 K. sayılı kararında; Rekabet Kurulunun ilgili mal ve hizmet
               piyasasında 4054 sayılı Kanunda öngörülen kurallara göre hem rekabetin
               ihlâl  edilip  edilmediğini  belirleyen  hem  de  bu  belirlemeye  göre  kişiler
               üzerinde önemli sonuçlara yol açan idari yaptırımlar uygulayan bir kurul
               olduğu,  belirtilen  nitelikteki  bu  Kurulun,  yerine  getirdiği  görevle  ve
               kullandığı yetkilerle orantılı olarak bağımsızlık ve tarafsızlık ilkelerine göre
               faaliyette  bulunması  gerektiği,  Kanunun  40-45’inci  madde  hükümlerinin
               incelenmesi neticesinde soruşturma aşamasında görevlendirilen Kurul üyesi
               ve raportörlerden oluşan heyetin, anılan Kanunun ihlâli iddiasıyla ilgili her
               türlü bilgi ve belgeyi toplayıp, bunları değerlendirerek soruşturma raporu
               hazırladığı  ve  ayrıca  tarafların  bu  rapora  karşı  gönderecekleri  savunma
               üzerine  de  ek  yazılı  görüş  hazırlayarak  Kurul  üyelerine  ve  ilgili  taraflara
               bildirdiği açıklanarak; dosyaya konu somut olayda, soruşturmayı yürüten
               Kurul üyesinin, davacı teşebbüs birliklerine verilmesi gereken cezayı içeren
               raporu  imzalamak  suretiyle  görüşünü  önceden  oluşturduğu  ve  açıkladığı
               dikkate  alındığında,  aynı  üyenin  raporun  objektif  bir  şekilde  tartışılıp
               değerlendirilmesinin gerekli olduğu nihai kararın verileceği toplantıya katılıp
               oy kullanmasının tarafsızlık ilkesine aykırı olduğu hükmüne varılmıştır.





                                                                                 61
   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67