Page 42 - KDK AZERBAYCAN RAPORU
P. 42
Azerbaycan-Ermenistan Savaşında Ermenistan Silahlı
Kuvvetleri Tarafından Gerçekleştirilen İnsan Hakları İhllallerine İlişkin Rapor 41
7. Sonuç
Yukarı Karabağ, uluslararası toplumun müdahalelerine rağmen Ermenistan ve
Azerbaycan arasında uzun yıllardır büyük çatışmalara neden olan ve çözüme
kavuşturulamayan, çatışmalar neticesinde çok kayıplara neden olmuş, Azerbaycan
Cumhuriyeti’nin sınırları içinde yer alan Özerk Bölgedir. Ermenistan tarafından
Azerbaycan topraklarının %20’lik bölümüne denk gelen Yukarı Karabağ ve
çevresindeki 7 rayon yaklaşık 30 yıldır Ermenistan tarafından işgal altındadır.
Bölgede çatışmaları sonlandırarak barışçıl bir çözüm oluşturulabilmesi amacıyla
1992 yılında kurulan AGİT Minsk Grubunun gayretleri sonuçsuz kalmış, bu
anlamda bir başarı elde edilememiştir. Diğer taraftan, Minsk Grubunun gayretleri
BM Güvenlik Konseyi kararlarına temel olmuş ve Konsey tarafından 1993 yılında
822, 853, 874 ve 884 sayılı 4 adet karar yayınlanmıştır. Ancak söz konusu kararlarda
Ermenistan’ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarından geri çekilmesi istenmiştir.
BM’nin 14 Mart 2008 tarihli Genel Kurulunda kabul edilen 62/243 sayılı kararda
ise BM Güvenlik Konseyinin bahsi geçen 4 kararına atıfta bulunularak Ermeni
güçlerinin “tamamen, derhal ve koşulsuz bir şekilde” Azerbaycan topraklarından
geri çekilmesi çağrısında bulunulmuştur. Söz konusu uluslararası çabalar yetersiz
kalmış ve bölgede çatışmalar devam etmiştir. İki ülke arasında 2-5 Nisan 2016
tarihlerinde gerçeklesen ve “4 Gün Savaşı” olarak anılan, iki tarafın da kayıplar
verdiği, Rusya’nın arabuluculuğuyla son bulan çatışmalardan sonra en şiddetli
çatışma 27 Eylül 2020 tarihinde Ermenistan’ın saldırısıyla tekrar başlamıştır. Yukarı
Karabağ Özerk Bölgesi, Yukarı Karabağ Cumhuriyeti olarak bağımsızlığını ilan etse
de bağımsızlığı Ermenistan dâhil hiçbir ülke tanımamaktadır ve uluslararası hukuk
çerçevesinde bölge Azerbaycan’ın bir parçasıdır. Dolayısıyla BM Antlaşmasının
51. maddesine göre (Bu Antlaşma’nın hiçbir hükmü, Birleşmiş Milletler üyelerinden
birinin silahlı bir saldırıya hedef olması halinde, Güvenlik Konseyi uluslararası barış
ve güvenliğin korunması› için gerekli önlemleri alıncaya dek, bu üyenin doğal olan
bireysel ya da ortak meşru savunma hakkına halel getirmez.) Azerbaycan’ın hukuken
meşru müdafaa hakkı oluşmaktadır.