Page 91 - cumhurbaskanligi-sisteminde-idarenin-denetimi-calistay-raporu-ombudsmanlik
P. 91
CUMHURBAŞKANLIĞI SİSTEMİNDE İDARENİN DENETİMİ
tım, bunu çalışan arkadaşlarımız da var burada, “muslihûn” ile Osmanlı yargı tarihinde kıyaslana-
davaların çözümünde yargı yolu ile bir mahkeme bilir, değerlendirilebilir diye düşünüyorum ama bu
kararı yolu ile ihtilaflarının çözülmesi oran olarak çerçevede bakacak olursak çok zengin bir malzeme
oldukça düşüktür. Buraya varmadan birçok yerde ve bugüne ışık tutacak, bize yol gösterecek birçok
ihtilaflar çözülmüştür. malzeme var bizim tarihimizde, ben biraz buraya
eğilmek gerektiği kanaatindeyim, çok farklı tarihi
Öncelikle, Osmanlı’da bir de fetva müessesi var
şartların ortaya çıkarttığı kurumlar ve kavramları
kaza dışında, bugünkü anlamda belki bunu en farklı ülkelerde bir bütünlük tam olarak bir bütün-
çok bilirkişiliğe hukukî bilirkişiliğe benzetebiliriz. lük gözetilmeksizin kendi sistemimize dahil et-
Şahıslar aralarında ihtilaf olduğu zaman çoğu za-
menin ortaya çıkaracağı başka komplikasyonların
man mahkemeye gitmeden fetva verecek birisine,
olacağını da düşünüyorum. Çünkü yargı sistemi,
bu müftüdür resmi görevli ise ama olmayabilir hukuk sistemi bir bütündür, bu muhtelif, farklı
de, ona gidiyorlar, aralarındaki ihtilafı ona anlatı-
tarihi şartlarda ortaya çıkan kurumların, kavram-
yorlar, o da diyor ki, bu konunun çözümü budur,
ların, farklı ülkelerdeki bir araya toplanması ile bir
hukukî çözümü, çoğu zaman insanlar bu çözümü sistem kurabilmekte zorluk yaşıyoruz, bence bir
kabul ediyorlar ihtilafın tarafları, mahkemeye git-
bütüncül bakma, bir sistem bakışının bu anlamda
miyor. Bununla ilgili istatistik çalışma yok, bu çok
önemli olduğunu düşünüyorum.
önemli ayrı bir alandır bu ama benim baktığım
defterler bağlamında önemli bir kısmı açısından Değerli arkadaşlar, fazla uzatmayacağım. 16 Ni-
bu düşünülebilir, belki yarıya yakını, belki daha san’da yapılmış olan Anayasa değişikliği bizim
fazlası. Cumhuriyet tarihi boyunca Türkiye’de yapılmış
olan en önemli Anayasa düzenlemesi Türkiye’de.
İkinci husus, “muslihûn” diye bir kurum diyeme- Yeni bir anayasa değil ama yeni bir anayasa ile
yiz buna “muslihûn” diye isimlendirilen şahıslar
var, mahkeme kararlarında bunu görüyoruz. Şim- yapılmak istenen şeyi hedefi, amacı gerçekleşti-
ren bir düzenleme olduğunu söyleyebiliriz. Yeni
di belli bir şablonu vardır şeyin “sak” deniliyor anayasa meselesinde bizim başından beri yakla-
buna yani kaleme alınan zaptın, mahkeme kara-
rının hükmün, geldi işte şunu anlattı, şunu talep şımımız şuydu. Türkiye’de değerli arkadaşlar, bir
temel problem var, o temel problem şu, 27 Mayıs
etti, öbürü şuna itiraz etti, şahitlerim var dedi, 1960 ile beraber kurulan bir anayasal sistem ve bu
deliller vs. orada muslihûnun tavassutu ile araya
giriyor bu arabulucular muslihûn, araya giriyorlar, sistem Türkiye’de millet iradesini tali planda bıra-
kan ve esasen seçime ihtiyacı olmayan bir iktidar
uzlaştırıyorlar davanın taraflarını, bu ceza dava-
ları açısından da bir kısmı bakımından da geçerli, alanı oluşturmak sureti ile Türkiye’de, esas iktidar
fonksiyonunu bu seçime ihtiyacı olmayan iktidara
uzlaştırıyorlar ve mahkeme bir hüküm vermeden,
bırakan bir sistemdi. Bunu nasıl yapıyor? Seçimler
kendi aralarında yine bir uzlaşma ile olay çözülü-
oluyor elbette ama bürokratik oligarşi vesayetçi
yor.
sistem dediğimiz şey bu, seçim olmasına rağmen
Ben Ombudsmanlığı bu bakımdan bir müessese esas temel politik kararları, bürokratik, oligarşik
olmamakla beraber, fonksiyonel olarak belki bu yapının vermesini sağlayan bir sistem. 61 Ana-
ÇALIŞTAY RAPORU 2017 89