Page 96 - ilitam-dergisi
P. 96
İLİTAM DIN EĞITIMI VE ILAHIYAT LISANS TAMAMLAMA PROGRAMI
liklerini söyleyin ama yanlış olduğunu söylemeyin; din görevlileri inciniyor.
Bunlar sizin evlatlarınızdır. Hepsi sizin gibi hocalarımızın tedrisatından geç-
ti. Kur’an okuyamazsa zaten anlaşılır, görev yapamaz merak etmeyin. Çoğu
zamanında farklı yollarla yüzyüze eğitim almış insanlar. Benim hazırladığım
YÖK’e sunduğum program da şuydu: Diyanet İşleri Başkanlığı da çıkmazda.
Neydi? Madem övgüyle bahsediyoruz 105 tane ilahiyat fakültesi var, değil
mi, hemen hemen ilçede bile var. Benim YÖK’e sunduğum teklifim de şuy-
du: Herkes, her imam hatip kendi iline en yakın ilahiyat fakültesinde özellikle
Arapça, tefsir, hadis, usulü fıkıh, fıkı metodolojisi dersleri alsın. Oralarda derse
girsin. Bunu geliştirelim. İmam Hatiplerimiz ile üniversite hocalarımızı bir şe-
kilde buluşturalım.
Değerli hocalarım, size sunulan bu tür tekliflere vereceğiz cevaplar çok
önemli, bunların uygulanabilirliğini siz değerlendireceksiniz, teknik desteği
sizden bekliyoruz. Bana söylenen anlaştığımız da herkesin en yakın kendi ilin-
de ve hafta sonları yüz yüze eğitim alınması şeklindeydi. Bu şekilde hazırlık
yapılacak diye anlaşmıştık ve o şekilde de işe başlamıştık.
Değerli hocalarım, değerli katılımcılar; ben tekrar ediyorum, bitiriyo-
rum Sayın Başkanım. Bu mesele İLİTAM ya da diploma meselesi de dğildir.
Esasında din eğitimi meselesidir. Din eğitimi konusunda şu anda yaşanan bir
sıkıntı mesela -Anayasa Mahkemesine- müftülere nikâh yetkisinin verilmesi
bile tartışılıyor. İnsanlar inandığı dini bilmiyor. Artık Türkiye’de bırakalım din
eğitimine çok yaygınlaştıralım. Çünkü Müslüman olduğu hâlde kendi dinine
ve kendi dininin önderine karşı bu millet Müslümanım dediği hâlde.
Son sözüm, nasıl bir din eğitimi sorusudur. Yani ilahiyat lisans tamamlama-
nın yanına değerli hocalarım neler koyabiliriz? Buna ben mi öncülük edeyim
yoksa ombudsmanlığımız mı öncülük etsin, nasıl bir din görevlisi projesini de
ortaya atalım? Ben imam hatiplerle ilahiyat fakültelerini buluşturmayı çözüm
olarak görüyorum. Bu projenin hazırlayıcısı ve takip edicisi olarak hepinizin
tereddütlerine ben katılıyorum ve bu ıstırabı da yaşıyorum. Ne olur, olmasın
demeyin, nasıl devam edebilir diyelim.
Saygı ve hürmetlerimi arz ediyorum, ben teşekkür ediyorum.
96 OCAK 2020