Page 106 - Ön kapak-merged (1)
P. 106
İyi Yönetim İlkeleri Rehberi
Mahkeme, bilgi talebinin reddi kararının bilgi tekeli oluşturduğunu ve bu
idari engellemenin ifade özgürlüğü hakkını ihlal ettiğini değerlendirmiştir.
‘Bilgi edinme hakkının’ daha geniş yorumlanmaya başlandığına işaret
eden Mahkeme, kamuyu ilgilendiren konuları takip eden ve toplum için
hayati önem taşıyan oluşumları caydırabileceği gerekçesiyle, somut olayda
ifade özgürlüğüne ilişkin Sözleşmenin 10’uncu maddesinin ihlal edildiğine
hükmetmiştir.
Örnek Olay-2: Danıştay 15. Dairesinin 15/04/2015 tarihli ve 2014/5076
E., 2015/2184 K. sayılı kararında; davanın, gebelik takibi süresince ilgiliye
yanlış teşhis ve tedavi yapıldığı, ilgilinin yeterince bilgilendirilmediği ve
bu suretle bebeklerini kaybetmelerine neden olunduğu, ayrıca hasta
dosyasının verilmediğinden bahisle idarenin ağır hizmet kusurundan dolayı
uğranıldığı ileri sürülen 10.000 TL manevi zararın tazmini istemiyle açıldığı
belirtilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde, hasta dosyası ve
diğer bilgi ve belgelerin yasal süresinde hastanın erişimine açılmadığı
anlaşılmış olup dava konusu kapsamında bilgi edinme hakkı ihlalinin
hizmet kusuru teşkil edip etmeyeceği tartışılmıştır. İdare tarafından bilgi
edinme birimlerinde yeterli sayıda ve kalitede personel istihdam edilmemiş
olması, personelin gerekli eğitime sahip olmaması, personelin hizmetin
görülmesinde gerekli dikkat ve özeni göstermemiş olması, taleplere
yanlış/hatalı veya eksik cevap verilmesi gibi durumlarda “hizmetin
kötü işlemesinden” dolayı idarenin kusuru doğacağı, yine bilgi edinme
hakkının kullanımına ilişkin başvuruların, yasal süresi geçirildikten sonra
cevaplandırılması “hizmetin geç işlediğinin” göstergesi olacağı, bu bakımdan
dava konusu olayda, bilgi edinme hakkının kullanılması kapsamında talep
edilen başta hasta dosyası olmak üzere, epikriz ve ölüm raporlarının davacı
tarafa süresinde verilmemesinin çocukları ölü olarak doğan anne ve baba
nezdinde, sağlık uygulamalarının kusurlu işletildiği hususunda şüphe ve
ruhsal çöküntü yaratacağı, dolayısıyla manevi tazmin talebinin karşılanması
gerektiği yönünde değerlendirme yapılmıştır.
Örnek Olay-3: Kamu Denetçiliği Kurumunun 2018/9516 numaralı başvuru
hakkında 14/01/2019 tarihinde verdiği kararda; başvuran tarafından,
çalıştığı kuruma bilgi edinme başvurusunda bulunulmasına rağmen yasal
süresi içerisinde cevap verilmemesi üzerine Bilgi Edinme Değerlendirme
Kuruluna itirazda bulunulduğu, ancak itirazın belge eksikliği gerekçe
gösterilerek reddedildiği, dilekçe ve eki belgelerin KEP adresine eksiksiz
gönderildiği belirtilerek Kurulun kararlarının; insan haklarına dayalı
adalet anlayışı, hukuka ve hakkaniyete uygunluk ve iyi yönetim ilkeleri
çerçevesinde incelenmesi talep edilmiştir.
105