Page 479 - kamu-personel-rejimi-2
P. 479
ve Anayasa’ya aykırılık yönünden sadece bütçe kanununa bütçeyle il-
gili hükümler dışında hüküm konulamayacağı cihetiyle iptal etmiştir.
18) Anayasa Mahkemesi kararında bütçe kanunuyla getirilen 5335
sayılı yasanın 30.maddesine benzer emeklilik sonrası kimlerin hangi
durumlarda istisnai olarak çalışma hayatına dönebileceğine ilişkin
verdiği karardan anlaşıldığı üzere, getirilen kısıtlamanın Anayasa’ya
aykırı olacağı yönünde bir sonuç çıkartılması mümkün olmamaktadır.
Verilen kararda sadece bu kısıtlayıcı hükmün Bütçe Kanunuyla getiril-
mesinin Anayasa’nın ilgili maddelerine aykırı olması nedeniyle İptali-
ne karar verildiği açıkça anlaşıldığından, şikayete konu idari işlemin
tesisinde hukuka aykırılık söz konusu değildir.Dosya sahibinin atama
işlemi yanında, emekli olabilmek için ödediği sigorta pirimlerinin ia-
desini talep etmesi hukuken mümkün görülmemiştir. Zira, SSK’dan
emekli olduğu anlaşılan dosya sahibi, emeklilik döneminde aldığı ay-
lık ve tazminatların karşılığı olarak sisteme pirim ödemekle yükümlü
tutulmuştur. Halen SSK’dan emekli olduğu anlaşılan şahsın mevcut
emekliliğinin İPTAL’i mümkün olmadığı gibi, ödenen sigorta pirimle-
rinin iadesi de hukuken mümkün değildir.
2. Hakkaniyete Uygunluk Yönünden:
19) Anayasa Mahkemesinin E:1988/19 K:1988/33 sayılı kararında
“sosyal hukuk devleti” kavramı, “Sosyal hukuk devleti güçsüzleri, güç-
lüler karşısında koruyarak gerçek eşitliği yani sosyal adaleti ve toplumsal
dengeyi sağlamakla yükümlü devlet demektir… Hukuk devletinin amaç
edindiği kişinin korunması, toplumda sosyal güvenliğin ve adaletin sağlan-
ması yoluyla gerçekleşebilir. Böylece sosyal güvenlik, sosyal hukuk devleti
içerisinde yer alan ve bu ilkeyi oluşturan temel kavramlardan biridir… Sos-
yal güvenlik kavramının içerdiği temel esas ve ilkeleri uyarınca toplumda
yoksul ve muhtaç insanlara devletçe yardım edilerek onlara insan onuruna
yaraşır asgari düzeyin sağlanması, böylece sosyal adaletin ve sosyal devlet
ilkelerinin gerçekleşmesine elverişli ortamın yaratılması” şeklinde tanım-
lanmaktadır.Anayasa’nın 10. maddesindeki ‘kanun önünde eşitlik ilkesi’
hukuksal durumları aynı olanlar için söz konusudur. Bu ilke ile eylemli de-
ğil, hukuksal eşitlik öngörülmüştür. Eşitlik ilkesinin amacı, aynı durumda
bulunan kişilerin yasalar karşısında aynı işleme bağlı tutulmalarını sağ-
lamak, ayırım yapılmasını ve ayrıcalık tanınmasını önlemektir. Bu ilkeyle,
474 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU