Page 302 - kdk-2015-yillik-rapor
P. 302
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
11.1. Aynı Kanunun 83 üncü maddesi “Gerek inzibat komisyonları tarafından ve gerek salahiyet
dairesinde re'sen verilecek inzibat cezalarını icap ettiren fiil ve hareketlerin ne olduğunu ve cezaların
derece ve miktarı, polis mesleğinin haiz olduğu hususiyet ve ehemmiyet gözetilerek tanzim edilecek
nizamnamede tayin olunur. Memuriyette ihraç cezası müstesnadır.” hükmünü,
11.2. Kanunun Ek 7 nci maddesinde Disiplin Kurulunca verilen kararlardan İl Polis Disiplin
Kurulunun polis memurları hakkında verilen meslekten çıkarma cezası dışındaki kararların valinin
onayı ile kesinleştiği hükmünü düzenlemiştir.
12. Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğünün “Disiplin cezaları” başlıklı 2 nci maddesinde, 3201
sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununun 82 nci maddesinde sayılan disiplin cezaları hüküm altına alınmış,
3 üncü madde ile 8 inci maddeler arasında ise, disiplinsizlikleri oluşturan fiiller tek tek sayılmıştır.
Tüzüğün 6 ncı maddesinin (B) fıkrasının 5 inci bendinde “ Hizmet dışında resmi sıfatının
gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunmak” disiplin suçu
olarak sayılmış, 14 maddesinde, disiplin cezalarının tekerrürü, 15 inci maddesinde ise bir alt ceza
uygulamasına ilişkin hükümler düzenlenmiştir.
13. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’un
“Amaç, kapsam ve temel ilkeler” başlıklı 1 inci maddesinde “Bu Kanunun amacı; şiddete uğrayan
veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı
takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak
tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemektir …” hükmü, “Tanımlar” başlıklı 2 nci maddenin
birinci fıkrasının b bendinde “Ev içi şiddet: Şiddet mağduru ve şiddet uygulayanla aynı haneyi
paylaşmasa da aile veya hanede ya da aile mensubu sayılan diğer kişiler arasında meydana gelen her
türlü fiziksel, cinsel, psikolojik ve ekonomik şiddeti… ifade eder” hükmü düzenlenmiştir . Kanunun
gerekçesinde ise; “ …6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair
Kanun, birinci maddesinin ikinci fıkrasında; bu kanunun uygulanması esnasında göz önünde
bulundurulacak düzenlemelere değinilirken “özellikle” Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin
Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesinden bahsetmektedir. Bahsi
geçen sözleşmenin “tanımlar” başlıklı üçüncü maddesinin b bendinde, aile içerisinde veya hanede
veya mağdur faille aynı evi paylaşsa da paylaşmasa da eski veya şimdi eşler veya partnerler arasında
meydana gelen her türlü fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik şiddet eylemi anlamına gelir denmek
suretiyle aile içi şiddetin tanımı yapılmıştır . Tanımdan da anlaşılacağı üzere aile içi şiddet mağduru
olabilecek kişiler belirlenirken “hanede” denmek suretiyle aynı evi paylaşma olgusu öne çıkarılmış
bunun yanında “eşler” tanımından ayrı olarak “partnerler” denmek suretiyle de resmi evlilik bağı
aranmamıştır . Yine 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair
Kanun, “Tanımlar” başlıklı ikinci maddesinin b bendinde, “ev içi şiddet” terimini, “Şiddet mağduru
ve şiddet uygulayanla aynı haneyi paylaşmasa da aile veya hanede ya da aile mensubu sayılan diğer
kişiler arasında meydana gelen her türlü fiziksel, cinsel, psikolojik ve ekonomik şiddeti” demek
suretiyle, aynı çatı altında yaşayanları kapsayıcı bir genişlikte tanımlamıştır…” ifadelerine yer
verilmiştir .
B. Şikâyet Konusuna İlişkin Uygulamalar
14. Anayasa Mahkemesi 27/05/2015 tarihli E.2014/176 K.2015/53 sayılı kararında; 22.5.1930
tarihli ve 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun, 22.3.2000 tarihli ve 4551 sayılı Kanun’un 31.
maddesiyle değiştirilen 153. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “…veya karı koca gibi herhangi
bir kimse ile nikâhsız olarak devamlı surette yaşamakta…” ibaresinin Anayasa’nın 2., 20. ve 41.
.
5 / 18
301
YILLIK RAPOR 2015