Page 304 - kdk-2015-yillik-rapor
P. 304
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
Açıklanan nedenlerle, itiraz konusu kural Anayasa’nın 2., 13. ve 20. maddelerine aykırı değildir. İptal
istemlerinin reddi gerekir.” şeklindedir.
14.2. Mahkeme Başkanı Zühtü Arslan, Mahkeme Üyeleri M. Emin Kuz, Rıdvan Güleç, Engin
Yıldırım, Muammer Topal, Serruh Kaleli ve Erdal Tercan karşıoylarında özetle; “ ...İtiraz
konusu kuralla öngörülen yaptırımın, asker kişilerin özel hayatlarına saygı gösterilmesini isteme
haklarına bir müdahale teşkil ettiği açıktır… Düzenlemenin meşru bir amaca yönelik olduğunun
söylenmesi, Anayasa’ya uygunluk bakımından tek başına yeterli değildir… İtiraz yoluna başvuran
Askeri Mahkemenin de belirttiği üzere, “askerlik hizmet ve gerekleri ile hiçbir bağlantısı
bulunmayan” ve kişilerin tamamen özel yaşamlarına ilişkin bir fiil, kuralla suç olarak
düzenlenmektedir. Mahkememiz çoğunluğu, kuralın “askerlik hizmetinin gereği gibi yürütülmesini
sağlamayı amaçladığı”nı belirtmesine karşın, yaptırıma tabi fiilin askeri hizmetin gerekleriyle
bağlantısına ve sözgelimi neden askeri disiplini bozacağına dair argümanlar ortaya koyabilmiş
değildir. ...Kişinin aile hayatı da dâhil olmak üzere özel hayatı askerlik mesleğinin layıkıyla yerine
getirilmesinde doğrudan bir etkiye sahip değildir. Asker kişi de olsa, bireyin özel hayatında ne
yaptığı, kimlerle nasıl yaşadığı, ne devleti ne de başkalarını ilgilendirir. Asker kişinin, itiraz konusu
kural gereğince TSK ile ilişiğinin kesilmesi yaptırımına maruz kalması mesleki yetersizlik veya
başka bir nedenden dolayı değil özel hayatıyla ilgili davranış ve tercihlerinden kaynaklanmaktadır.
Denebilir ki, asker kişiler hayatlarının askerlik mesleğinin doğasından kaynaklanan bazı
sınırlamalara tabi olacağını bilerek bu mesleği seçmektedir. Bununla birlikte, bu sınırlamaların
Anayasa’da yer alan temek hak ve özgürlüklerin kullanılmasını ölçüsüzce engellememesi gerekir…
Aile, sabit ve durağan bir kavram olmayıp, geçmiş çağların aile anlayışı ile günümüzünkiler arasında
önemli farklılıklar mevcuttur. Artık, herhangi bir resmi ve/veya dini akit olmadan da insanlar aile
şeklinde yaşamakta ve aile kavramı sadece nikâhlı birlikteliklerle sınırlandırılmamaktadır. Kişiler,
çeşitli nedenlerle nikâhsız bir arada yaşamak isteyebilirler. Devlete düşen görev, bu tercihe saygı
duymak olmalıdır. Özel hayata saygı hakkı, bir insanın herhangi bir dış müdahaleye maruz kalmadan
kendi hayatını arzuladığı şekilde sürdürmesini güvence altına almaktadır. Bu sayede, insan haysiyeti
de korunmuş olmaktadır. ...İtiraz konusu kural, fiilin ağırlığını, eyleme verilen cezanın sonucunu
cezadan beklenen sosyal faydadan ziyade hakkın tamamını süresiz şekilde elden almış olmasını
dikkate almaması, silahlı kuvvetlerde ki düzenin yeniden tesisi bir yana kişinin Türk Silahlı
Kuvvetlerinden ilişiğinin tamamen kesilmesine yol açması nedeniyle kamu yararı ile bireyin hak ve
özgürlükleri arasında adil bir denge oluşturamadığından ölçülülük ilkesine ....hukuk devleti
ilkesine ve herkesin özel hayatının güvence altına alınmış olması karşısında özel hayatın gizliliği
ilkesine aykırı olduğu açıktır…Hukuk devletinden söz edebilmek için genel, soyut, önceden
bilinebilir, anlaşılabilir ve istikrarlı kurallardan oluşan bir hukuk düzeni mevcut olmalı ve hukuk
kuralları, yönetilenler kadar siyasi iktidarı kullanan devlet organlarını ve yöneticilerini de
bağlamalıdır (AYM, 27.12.2012, E. 2012/96, K. 2012/206). İptali istenen ibarelerle, askeri suç ve
ceza olarak düzenlenen fiil ile, 6413 sayılı Kanun’un 20 maddesinde disiplin suçu ve cezası olarak
düzenlen durum, birbiriyle aynı olduğundan ve bu durum, belirsizliğe ve keyfiliğe neden
olabileceğinden, iptali istenen ibareler, Anayasa’nın 2. maddesine aykırıdır..." hususlarını
vurgulamışlardır.
15. Anayasa Mahkemesi 03/04/2014 tarihinde karara bağladığı 2013/1614 başvuru numarası ile
yapılan bireysel başvuruda; Ceza İnfaz Kurumu'nda memur olarak görev yapan bayan
başvurucunun, cinsel içerikli bazı görüntülerinin internette dolaştığı duyumu üzerine hakkında
başlatılan disiplin soruşturması neticesinde devlet memurluğundan çıkarma cezası almış olması
nedeniyle Anayasa'nın 10., 20. ve 38. maddelerinde tanımlanan haklarının ihlal edildiğini ileri sürerek,
.
7 / 18
303
YILLIK RAPOR 2015