Page 303 - kdk-2015-yillik-rapor
P. 303

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU









                        maddelerine  aykırılığı  ileri  sürülerek  iptaline  karar  verilmesi  istemiyle  yaptığı  esastan
                        incelemede  itiraz  konusu  kuralın  Anayasa’nın  2.,  13.  ve  20.  maddelerine  aykırı  olmaması
                        gerekçesiyle iptal istemlerinin reddine dokuza yedi oyçokluğuyla karar vermiştir.
                        14.1. Mahkemenin gerekçesi; “…Asker kişilere uygulanan yaptırımların; kamu düzenini sağlamak
                        ve  devam  ettirmek,  verimli,  süratli  ve  etkin  bir  biçimde  çalışmayı  sürdürmek,  disiplini  tesis  ve
                        devamlılığını  sağlamak,  mesleğin  onur  ve  saygınlığını  korumak  amacıyla  getirildiği
                        anlaşılmaktadır. Başta kolluk kuvvetleri olmak üzere bazı kamu görevlileri için öngörülen bu tarz
                        cezaların amacı, kamu görevlisinin görevini gerektiği şekilde yerine getirmesini sağlamaktır. Bu
                        bağlamda,  askerî  ceza  hukukuna  ilişkin  uygulamalar  neticesinde,  özellikle  kamu  görevlilerinin
                        davranışları ile ilgili bazı sınırlamalar getirilmesi belirtilen meşru temellere dayanmaktadır. Bununla
                        birlikte  bireylerin  temel  haklarına  yapılan  müdahale  ile  bu  müdahaleyle  güdülen  meşru  amaç
                        arasında bir orantı bulunması zorunludur. Anayasa’nın 13. maddesi uyarınca özel hayatın gizliliği
                        yalnızca  kanunla  ve  demokratik  toplum  düzeninde  gerekli  olduğu  ölçüde  sınırlanabilir.  Ayrıca
                        getirilen  bu  sınırlamalar,  hakkın  özüne  dokunamayacağı  gibi  Anayasa’nın  sözüne  ve  ruhuna,
                        demokratik  toplum düzeninin  gereklerine  ve  ölçülülük  ilkesine  aykırı  olamaz.  Belirtilen ölçütlere
                        riayetle bir sınırlandırma yapılıp yapılmadığının tespiti için, müdahale teşkil ettiği ve özel hayatın
                        gizliliği hakkını ihlal ettiği iddia edilen önlemin temelini oluşturan meşru amaç karşısında, bireye
                        düşen fedakârlığın ağırlığının göz önünde bulundurulması ve gözetilen kamu yararı ile bireyin
                        temel  hakkının  korunması  arasında  adil  bir  dengenin  kurulup  kurulmadığının  belirlenmesi
                        zorunludur. Anayasa’nın 13. maddesi vasıtasıyla Anayasa’da yer alan tüm temel hak ve özgürlüklerin
                        sınırlandırılması hususunda geçerli olan bu denge, özel hayatın gizliliği hakkının sınırlandırılmasında
                        da göz önünde bulundurulmalıdır. …
                        …Kanun koyucu düzenleme yetkisi kapsamında, statüleri kanunlarla oluşturulan ve buna göre
                        mesleğe alınan kamu görevlilerine bir takım hak veya yükümlülükler getirebilir. Askerlik mesleği
                        disiplin ve fedakârlık temeline dayanır. Bundan dolayı bu görevi ifa  edenlerin güven, itibar ve
                        saygınlığın gereği olarak katı meslek ilkelerine tabi tutulmaları da normaldir.
                        Kişiler askerlik mesleğini seçmekle birlikte artık sivillere getirilemeyecek bazı sınırlamaların askerî
                        disiplinin tesisi için kendileri açısından uygulanmasını kabul etmiş olmaktadırlar….
                        İtiraza konu kural ile yaptırıma bağlanan eylem için kanun koyucu tarafından belirlenen yaptırım,
                        hürriyeti bağlayıcı bir ceza olmayıp disiplini temine yönelik TSK’dan çıkarma cezasıdır. Bunun
                        dışında asker  kişiler açısından  suçun sübut  bulması  için  yapılan  uyarı ve  ikazlara  rağmen  söz
                        konusu fiilin işlenmesinde ısrar etme şartı da aranmaktadır. Ayrıca sadece asker kişiler ile ilgili bir
                        düzenleme olduğundan ve askerlik hizmetinin gereği gibi yürütülmesini sağlamayı amaçladığından
                        demokratik toplum düzeni ile de çelişmemektedir. Dolayısıyla özel hayatın gizliliği hakkına keyfi ya
                        da  hakkın  özüne  dokunacak  bir  sınırlama  getirmeyen,  temel  hakkın  kullanımını  ortadan
                        kaldırmayan  itiraz  konusu  kural,  istisnai  bir  alanda  ve  dar  kapsamlı  olduğundan  sınırlı  ve
                        ölçülüdür.
                        Diğer yandan özel hayatın korunmasını, istisnai bir alanda ve anayasal ilkelere uygun olarak asgari
                        oranda sınırlandırılan düzenlemenin birey hakları ile kamu yararı arasında açık bir dengesizlik
                        yarattığı da söylenemez. Bu anlamda kural, askerlik hizmetinin gereği gibi yürütülmesini sağlamayı
                        amaçladığından, sınırlamanın bu açıdan da ulaşılmak istenen amaç ile orantılı olduğu açıktır.



                                                    .

                                                   6 / 18




       302


                   YILLIK RAPOR 2015
   298   299   300   301   302   303   304   305   306   307   308