Page 103 - temel-haklar
P. 103

bulunduğunda şüphe  bulunmayan”  masumiyet  karinesinin” ihlaline
            ya da bu konuda kısıtlama getirilmesine yol açacak nitelikte bir dü-
            zenlemenin Yönetmelikle yapılamayacağı açıktır. Kaldı ki, Yönetmelik
            ile Yasayı aşan bir düzenlemeyle mahkumiyet kesinleşmiş karar ola-
            rak yorumlanmış, ayrıca yine Yasayı aşar şekilde ve bu kabulle çelişir
            vaziyette “yargı kararı kesinleşinceye kadar” değişikliği yapılmıştır.
            Mahkumiyet derdest yani yargılamaları kesinleşmemiş kararlar olarak
            benimsenmişse bu değişikliğe gerek yoktur. İdarenin bu yaklaşımına
            göre yönetmelikte yargılaması şikayetçi hakkında tesis edilen işlemin
            dayanağını oluşturan Yönetmelik hükmü incelendiğinde; kişi hak-
            kında maddede belirtilen suçlardan yargılamanın devam etmesi silah
            ruhsatının yenilenmesi talebinin reddi için yeterlidir. Üstelik, şikayet
            konusu olayda olduğu gibi, maddedeki “…yargı kararı kesinleşinceye
            kadar durdurulur.” ifadesi masumiyet karinesine istisna getirilmesini
            haklı gösterecek nitelikte üstün kamu yararı taşımamaktadır.
               20)Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yönetmeli-
            ğin 16. maddesinin (d) bendinde silah ruhsatı verilmesine engel teşkil
            eden suçlar sayılırken “… her türlü kaçakçılık suçları” ifadesi kullanıl-
            mıştır. Şikayetçinin; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/a 2 ve b 1
            maddelerinden yargılanmasının sürdüğü anlaşılmaktadır.
               21)Şikayetçinin yargılandığı 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun
            359. maddesinin başlığının; “Kaçakçılık Suçları ve Cezaları” olduğu,
            öte yandan; Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yö-
            netmeliğin 16. Maddesinin d bendinde “… her türlü kaçakçılık suçları”
            ifadesi yer aldığı görülmekle birlikte; her iki mevzuat hükmünde geçen
            “kaçakçılık” kelimesinin salt sözcük olarak benzerliğinin bulunduğu,
            hukuk terminolojisi bakımından aynı anlamda kullanılmadığı ortada-
            dır. Şöyle ki; Yönetmelik maddesinde kaçakçılık suçundan söz edilirken
            genel anlamda kaçakçılık suçları tabiri kullanılmış, kaçakçılık fiilleri
            ise 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3. maddesinde sa-
            yılmıştır. Kanunun belirlediği bu fiiller incelendiğinde, kaçak-
            çılık suçlarında, ithalatı veya ihracatı özel kanunlarla veya it-
            halat veya ihracat rejimi kararlarıyla yasaklanmış ya da tekele
            tabi eşya ve maddelerin suça konu olmasının esas unsur olduğu
            görülmekte olup, konusu eşya ve madde olmadıkça kaçakçılık
            suçundan söz edilmesi olanaklı değildir. Bir eşya veya maddeye
            bağlı olmayan, sadece vergi hukuku yönünden ve vergi ziyaına




            98   KAMU DENETÇILIĞI KURUMU
   98   99   100   101   102   103   104   105   106   107   108