Page 91 - uluslararsi-ombudsmanlik-sempozyumu-2017
P. 91
2. GÜN
kıtlıkla, Güney Sudan’da ya da Yemen’de hem kıtlık hem savaş sebebiyle
yükselen gıda fiyatları sebebiyle etkilerini görmeye devam edeceğiz.
Bir taraftan tabii bu ülkeler en fazla göçmen üreten ülkeler ama öteki ta-
rafta da yine bu ülkeler esasında en fazla göçmen barındıran ülkelerdir.
Sayın Müsteşarımızın başta ifade ettiği gibi o 65 milyonun büyük bir kısmı
ya Ortadoğu, Kuzey Afrika denen Mena bölgesinde ya da Afrika’da, %29’ü
Afrika’da %39’u Mena’da. Yani bu insanların çoğu yine ya o ülkelerde, kendi
ülkeleri içerisinde kalmaya çalışıyor diğer başka bir ülkeye gidemiyor ya da
hakikaten başka bir ülkeye gitmek için elinden geleni yapmaya çalışıyor, Ak-
deniz’de boğulmazsa eğer Akdeniz üzerinden. O Avrupa’ya uzak coğrafya-
ları olan Amerika, nispeten ulaşımı çok daha zor olan bir ülke, bir konumda
olduğu için oralara gitmeye çalışıyorlar.
Tabii ikinci bölüme de bazı ifade edecek konular var; ama Kızılay olarak
biz bu konuda Türkiye’deki kriz, 2011’de başladığı günden itibaren Suriyeli
mültecilerle alakalı elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. AFAD ile beraber
kamplarda yürüttüğümüz faaliyetler var. Şu anki nüfusun %90’ına yakını
kamp dışında, kamp dışında yürüttüğümüz faaliyetler var, sınırlı yürüttüğü-
müz faaliyetler var ve Suriye’nin içinde yürüttüğümüz faaliyetler var.
Rakam olarak kolay ifade ediyoruz ama her birinin birer birey olduğunu, biz
olduğunu düşünürsek eğer 3 milyon insan Türkiye içinde 6-7 milyon insan
Suriye içinde, özellikle de Kuzey Suriye’de sınırımıza yakın olan coğrafyada.
Kızılay olarak sadece Türkiye üzerinden Suriyelilere yönelik çalışmıyoruz,
Somali’deki mültecilere yönelik 2011’den itibaren yürüttüğümüz çalışmalar
var. Filistin’de yürüttüğümüz çalışmalar var yine mülteciler temelli. Irak’ta,
DEAŞ’ın Musul işgalinden sonra yürütülen çalışmalar var. Pakistan’da Afgan
mülteciler var, yine milyonlarca. Bangladeş’te Myanmarlı mülteciler var. Bu-
ralarda yine çalışmalar yürütmeye devam ediyoruz.
Belki ikinci bölümde de bu konuda insani yardım aktörü olarak dünyadan,
politikacılardan ve politikacıları etkileyen sizlerden, Ombudsmanlardan,
kanun koyuculardan neler beklediğimiz konusunu da ifade etmek isterim.
Teşekkür ediyorum.
89