Page 204 - kdk_yillik_rapor2018
P. 204

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU




               toplamda 4.106 adet kararımız ile mahkemelerin iş yükünün azaltılmasına doğrudan
               katkımız bulunduğu gibi kamu hizmetlerinin kalitesinin artmasına, şeffaf, hesap
               verebilir ve insan odaklı idarenin oluşumuna da yardımcı olunmuştur. Tüm bunların
               sonucunda; Kamu Denetçiliği Kurumu incelediği şikâyetler ile vatandaşın, kamu
               kurum  ve  kuruluşlarını  denetlemesinin  vasıtası  olmuş,  beş  yılda  bir  yapılan
               seçimler dışında mahalli idareler başta olmak üzere devlet yönetimine vatandaşın
               katılımı sağlanmış, böylelikle Kurumumuz doğrudan demokrasinin bir aracı
               olarak ülkemizde demokrasinin güçlenmesine katkıda bulunmuştur.

               Kurumumuzu diğer denetim mekanizmalarından ayıran en önemli hususlardan birisi
               de  mevzuat  değişikliği  de  dâhil olmak  üzere  toplumun  genelini  etkileyebilecek
               tavsiyelerde bulunabilmesidir. Bu itibarla, Kurumumuzca yapılan inceleme neticesinde
               verilen kararlar  yalnızca başvuruda bulunan tarafı değil; aynı zamanda benzer
               durumda olan belki on binlerce belki de yüzbinlerce kişiyi etkileyebilmektedir.

               Örneğin ÖSYM’ye verilen sınav saatinden 15 dakika önce sınav binası önünde hazır
               bulunma kuralının gözden geçirilmesine ilişkin Tavsiye Kararı sınava giren milyonlarca
               adayı ilgilendiren kararlardan birisidir. 2017 yılında yaklaşık 2,2 milyon  üniversite
               adayından  102.949 adedinin  sınava girmediği,  2018  yılında ise 2,4  milyon aday
               arasından  sınavı  geçersiz sayılan  kişi  sayısının  121.139 olduğu ve bunların  büyük
               çoğunluğunun sınava giremeyen adaylardan oluştuğu  düşünüldüğünde 2018 yılında
               yargıda uyuşmazlık çıkarabilecek durumda olan yaklaşık 100 bin adayın söz konusu
               Tavsiye Kararımızın sonucundan etkilendiği değerlendirilmiştir.
               Yine boşanma aşamasına gelmiş çiftler arasında uzlaşı sağlanması veya boşanmanın en
               az hasarla atlatılmasını sağlamak üzere pek çok ülkede yer alan “aile arabuluculuğu”
               sisteminin işler hale getirilmesine ve çocukla kişisel ilişki tesisinde icra sisteminin terk
               edilmesine ilişkin mevzuat çalışması yapılması  hususunda verilen  Tavsiye Kararı da
               bu nitelikteki kararlara örnek olarak gösterilebilir. Bahse konu Kararımız neticesinde
               Adalet Bakanlığı ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kanun değişikliği
               çalışmalarına başlamıştır. Böylece resmi olmayan verilere göre 2017 yılında toplam
               139.232 adet boşanma davası açıldığı, 1.463 adet yoksulluk nafakası kararının verildiği
               ve kişisel ilişki icra takip sayısının 6.191 olduğu görüldüğünde; çocuk ile kişisel ilişki
               tesisine ilişkin uyuşmazlıklar Kurumumuzun Tavsiye Kararı sonrası yapılacak kanun
               değişikliğinden doğrudan etkilenecek ve şu anda yaklaşık 50 bin kişi olmak üzere ileriki
               yıllarda da benzer konuda yaşanacak uyuşmazlık sayısı buna paralel olarak azalacaktır.
               Kurumumuzca verilen ve genele sirayet eden bir başka örnek Tavsiye Kararı da Liseye
               Giriş Sınavına (LGS) ilişkindir. Kurumumuz çocuğun yüksek yararı temel alınarak, her
               çocuğun evine en yakın okula yürüyerek, yorulmadan, mutlu bir şekilde gidebileceği
               okula yerleşebilmesini sağlayacak,  yeni bir liseye yerleştirme  sistemini oluşturacak
               düzenlemeler yapılması hususunda Milli Eğitim Bakanlığına tavsiyede bulunmuştur.
               Anılan Tavsiye Kararımız kamuoyunda büyük ilgi görmüş; hatta Cumhurbaşkanlığı




                                                                        2018 YILLIK RAPOR  203
   199   200   201   202   203   204   205   206   207   208   209