Page 189 - 2019 Yıllık Rapor web
P. 189
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
7.2.4 DİĞER TAVSİYE KARARLARIMIZLA SAĞLANAN KATMA DEĞER
Güç kullanma tekelini elinde bulunduran idarenin, hukuka aykırı işlem tesis ederek
veya eylemde bulunarak hak ve özgürlükleri ihlal potansiyeli mevcuttur. Bu nedenle,
bireylerin hak ve özgürlüklerini güvence altına alacak hem ulusal hem de uluslararası
birçok koruma mekanizması oluşturulmuştur. İşte Kamu Denetçiliği Kurumu da
idarenin hukuk içerisinde kalmasını temin etmeye çalışan bir mekanizmadır.
Anayasal bir kurum olan ve 6328 sayılı Kanun ile kurulan Kamu Denetçiliği
Kurumunun görevi, idarenin işleyişi ile ilgili şikâyet üzerine, idarenin her türlü eylem
ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde,
hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye
önerilerde bulunmaktır.
Bu doğrultuda, görevi temelde bireyleri idarenin hukuka aykırı faaliyetlerine karşı
korumak olduğundan Kamu Denetçiliği Kurumunun hukuk devleti ilkesinin
gerçekleşmesi açısından ülkemizde oldukça önemli bir yeri vardır. Zira hukuk devleti
ilkesinin bir gereği olarak idare, hukuka aykırı eylem veya işlemde bulunduğunu çeşitli
yollarla öğrenmesi halinde bunu geri alma/kaldırma ile mükelleftir. Kamu Denetçiliği
Kurumu ise, kendisine yapılan başvurular vasıtasıyla şikâyete konu işlem veya eyleminin
hukuk uygun olup olmadığını incelemekte ve hukuka aykırılık tespit edilmesi
durumunda, idareyi konu hakkında bilgilendirerek bu aykırılığın giderilmesi için
öneride bulunmaktadır. Dolayısıyla Kurum, idareye hukuka aykırı faaliyetlerini bildiren
bir ulak görevi üstlenerek haksız uygulamanın son bulmasına ve tekrarlanmasının
önüne geçilmesine yardımcı olmaktadır.
Aşağıda ise, Kamu Denetçiliği Kurumunun 2019 yılında hukuka aykırılık tespit
edilen işlemler veya eylemler neticesinde idareye verdiği tavsiye karar örneklerine yer
verilmiştir.
Başvuranın Evinin Yakınında Bulunan İki Hızar Atölyesinin Kapatılması ve
Ruhsatlarının İptal Edilmesi
Başvuran, ikamet etmekte olduğu mahallede biri faal durumda diğeri pasif durumda
bulunan iki hızar atölyesi bulunduğunu, faaliyette olan … isimli hızar atölyesinin
mahallede toz, mazot kokusu, gürültü, aşırı sıcaklık, haşerat ve fare oluşumuna yol
açtığını belirterek mevcut sağlık sorunları ve %96 düzeyinde engellilik oranı dikkate
alınarak sağlığını tehdit eden mahalle içerisinde yer alan hızar atölyelerinin kapatılmasını
ve ruhsatlarının iptal edilmesini talep etmektedir.
Kurumumuz tarafından yapılan araştırmalar neticesinde, Anayasa ve uluslararası
sözleşmeler ile diğer mevzuatta sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı ile özel
ve aile hayatına saygı hakkını korumaya yönelik düzenlemeler, ulusal ve uluslararası
mahkemelerin benzer uyuşmazlıklara ilişkin verdiği kararlar ışığında başvuranın talebi
değerlendirildiğinde, üçüncü sınıf gayrisıhhi müesseselerinin meskenlerin yakınında
188 2019 YILLIK RAPOR