Page 319 - KDK
P. 319

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU



                 Bugün Türkiye’de yaşayan tüm bireylerin; din, dil, ırk, mezhep, bölge, felsefi kanaat,
                 siyasi görüş ve kültür farklılıkları gözetilmeksizin, modern toplumlara özgü bir hayat
                 standardına  ulaşması  noktasında  çok  büyük  mesafe alınarak;  insanların  tüm  sıkıntı
                 ve dertlerini, meşru vasıtalar ile dile getirip, haklarını arayabilmelerine imkân veren
                 yasal ve idari mekanizmalar oluşturularak; bu ülkede yaşayan tüm insanların, kendini
                 yalnız, kimsesiz ve güçsüz hissetmeden; hak, hukuk ve adalet hakkında en ufak bir
                 endişesi, ayrımcılığa uğradığı yönünde düşüncesi olmaksızın; daha mutlu, huzurlu
                 ve güven içerisinde yaşamalarına imkân verecek bir devlet sistemi oluşturulma hedefi
                 benimsenmiştir.
                 Bu sürecin somut örneklerinden birisi olarak 17 Temmuz 2004 tarihinde kabul edilen
                 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında
                 Kanun ile terör ve terörle mücadeleden doğan zararların karşılanmasının usul ve esasları
                 düzenlenerek, terör mağdurlarının zararlarının, mezkûr Kanun hükümleri kapsamında
                 kurulan “Zarar  Tespit Komisyonları” vasıtasıyla  tazminine yönelik bir iç hukuk
                 müessesesi tesis edilmiştir.
                 Mezkûr  5233  sayılı  Kanun’un  oluşturduğu  hak  arama  mekanizmasının  yürürlüğe
                 girmesinden çok daha önce yürürlüğe giren önce 2330 sayılı Nakdi  Tazminat ve
                 Aylık Bağlanması Hakkında Kanun ise bu konuda bir diğer temel hak arama imkânı
                 oluşturan yasal dayanaktır.
                 PKK terör örgütü ve diğer terör örgütlerinin yol açmış olduğu terör eylemleri nedeni
                 ile veya bu terör eylemlerine mukabele sadedinde güvenlik güçlerimizce alınan tedbirler
                 sadedinde mağduriyet yaşayan, zarara uğrayan gerçek ve tüzel kişiler ile toplum
                 kesimlerinin zararının tazmini sureti ile toplum-devlet kaynaşmasının tesisine hizmet
                 eden 5233 ve 2330 sayılı mezkûr Kanunların hükümlerinin etkili bir şekilde tatbiki
                 önem arz etmektedir.
                 Bu noktada, 2330 sayılı Nakdi  Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun
                 kapsamına giren alacakların zamanaşımına tabi olmasının önüne geçmek amacı ile
                 yasal düzenleme yapılması önem arz etmektedir. İlave olarak, 2330 sayılı mezkûr
                 Kanun hükümlerinden doğan alacakların, muhatapların başvurusuna gerek olmaksızın
                 idare tarafından re’sen ifasına yönelik gerekli yasal tedbirlerin alınması da önem arz
                 etmektedir.
                 Son olarak, rapor döneminde Kurumumuza iletilen çok sayıda başvurudan hareketle,
                 mahkeme ilamı ile kesinleşmiş olan terörist eylemlerden kaynaklı tazminat alacaklarının,
                 bütçe yetersizliği nedeni ile ödenememesi durumu tespit edilmiştir. Bazı dosyalarda,
                 söz konusu mahkeme ilamına konu alacakların, kişiler tarafından icra takibine konu
                 edildiği de görülmektedir. Kamu idaresinin, bu türden borçların zamanında ödenmesi
                 açısından ilave önlem alması gerektiği değerlendirilmektedir.
                 Başta PKK terör örgütü olmak üzere, terör örgütlerinin hain saldırılarında, resmi görev
                 yürüten kişiler yanı sıra çok sayıda sivil vatandaşımız da hayatını kaydetmekte ve şehit



             318 2020 YILLIK RAPOR
   314   315   316   317   318   319   320   321   322   323   324