Page 131 - 2022-Yillik-Rapor-web
P. 131
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
Kurumumuza yapılan somut başvuru kamu yararı amacı taşıma ilkesi yönünden
incelendiğinde; ölüm sigortasında gerek sigortalılar gerekse hak sahipleri yönünden
sigortalının ölüm tarihinde geçerli olan mevzuatın uygulanacağı ifade edilmiştir. Bu
kapsamda 5510 sayılı Kanun’un 32’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan her türlü
borçlanma süreleri hariç en az 5 yıldan beri sigortalı bulunup, toplam 900 gün malûllük,
yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması şartının sağlanmamış olması
nedeniyle ölüm aylığının iptal edilmesi ve akabinde kişiden yersiz ödeme adı altında
yapılan ödemelerin geri alınmasındaki temel amaç, sosyal güvenlik sisteminin aktüeryal
dengesini korumaktır. Bunun da kamu yararı amacını taşıdığı değerlendirilmiştir.
Kurumumuza yapılan somut başvuru, ölçülülük ilkesi yönünden incelendiğinde;
başvurucunun eşinin kanunda öngörülen her türlü borçlanma süreleri hariç 900 prim
ödeme gün sayısı bulunmamasına rağmen başvurucuya sehven ölüm aylığı bağlandığı
ve 10 yıl boyunca ödendiği, söz konusu tahsis işlemi iptal edilmezse de daha uzun
yıllar ölüm aylığı ödemesinin gerekeceği böyle bir kabulün de başvuran adına sebepsiz
zenginleşmeye yol açabileceği gibi sosyal güvenlik fonlarına katkıda bulundukları halde
kanunun aradığı şartları taşımadıkları gerekçesiyle ödemelerden mahrum kalan kişiler
yönünden adil olmayan sonuçların doğmasına ve sınırlı olan kamu kaynaklarının
uygun olmayan usullerle dağıtılmasına cevaz verilmesi sonucunu doğuracağı, dolayısıyla
başvuranın ölüm aylığı talebinin reddi halinde kamu yararı amacı ile mülkiyet hakkının
korunması arasındaki makul dengenin bozulmayacağı değerlendirilmiştir.
Başvurucudan ödenen aylıkların 5510 sayılı Kanunun M. 96/1-(b) uyarınca son 5
yıla ilişkin aylık toplamı 93.946,74 TL için tahsil yöntemlerine başvurulmasının,
başvuranın ileri yaşı (70), çalışma hayatına girme şansı ve somut olayın özel koşulları
altında başvurucuya şahsi olarak aşırı bir külfet yüklediği, hizmet kusurunu ikrar
eden idarenin bu kadar uzun bir süre sonra yapılan ödemeleri geri istemesinin hukuk
güvenliği ilkesini de zedelediği kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; başvuranın aylığının geleceğe yönelik
kesilmesi işleminin hukuka ve hakkaniyete aykırı olmadığı tespitiyle ileriye dönük
ölüm aylığı bağlanması talebinin reddine, diğer yandan kurum hatası sonucu ölüm
aylığının iptal edilmesinin başvuran tarafından karşılanmasının mülkiyet hakkına
ölçüsüz derecede müdahale niteliğinde olduğu değerlendirildiğinden ölçülülük ilkesi
gereğince 5510 sayılı Kanun’un m.96/1-(b) uyarınca geriye dönük 5 yıla ilişkin yapılan
borç tahakkuku işleminin iptal edilmesi hususunda ve idarece, başvuran ve başvuran
ile benzer durumda bulunan hak sahiplerinin kalan gün sayısını tamamlayabilmelerine
ve sosyal güvenlik ödemesinden faydalanabilmelerine imkân verecek düzenlemelerin
yapılması, hususunda Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına tavsiyede bulunulmasına
karar verilmiştir. 35
35 2021/17025 numaralı başvuru hakkında verilen 06.04.2022 tarihli Kısmen Tavsiye Kısmen Ret Kararı
130 2022 YILLIK RAPOR