Page 397 - 2022-Yillik-Rapor-web
P. 397
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
basın ve haber alma hürriyetinin korunması arasında bir dengenin gözetilmesi gerektiği
ve toplantı ve gösteri yürüyüşüne ilişkin yasal mevzuat kapsamında kolluk kuvvetleri
tarafından yerine getirilen tedbir alma ve müdahale yetkisi kullanılırken kamu
görevlisini engellemeyen ve gazetecilik görevini yerine getiren meslek mensuplarının
görevlerini yerine getirebileceği uygun ortamın sağlanmasına azami özen gösterilmesi
gerektiği değerlendirmesinde bulunularak, kolluk personeli tarafından kolluk görevinin
ifası sırasında gazetecilik faaliyeti gerçekleştiren basın mensupları için uygun ortamın
sağlanmasına azami özen gösterilmesi ve basın mensupları ile kurulacak ilişkilerde daha
özenli bir dil kullanılması tavsiyesinde bulunulmuştur. 250
7.11.4 Kişisel Verilerin Korunmasının Önemi
Teknolojinin gelişmesine koşut olarak iletişim imkânları karmaşıklaşmış, çeşitlenmiş
ve artmıştır. Bu durum, maddi varlık âlemine paralel bir dijital ya da sanal âlemin
varlığının kabulünü zorunlu kılmaktadır. Uzmanlarca “ağ toplumu”, “küresel köy”
olarak tanımlanan ve teknolojik imkânlarla birbirine bağlı, hatta bağımlı toplumların
oluşturduğu yeni dünya düzeninde, bireyin yalnızca bedensel bir varlık olarak hukuken
korunması yetersiz kalmış, fakat aynı zamanda kendisini maddi ve manevi olarak söz
konusu düzenin bir parçası kılan, yeni âlemdeki varlığını oluşturan bilgilerinin de ulusal
ve uluslararası boyutta korunması zorunluluğu ile karşı karşıya kalınmıştır.
Bu kapsamda, ilk aşamada kişinin özel ve aile hayatı ile kişisel verileri uluslararası
hukukun eşit ve egemen süjeleri olan devletler tarafından çeşitli metinlerle koruma
altına alınmıştır. Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 10.12.1948 tarihli ve 217(111)
sayılı kararı ile kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 12’nci maddesi,
“Hiç kimsenin özel yaşamına, ailesine, evine ya da yazışmasına keyfi olarak karışılamaz,
onuruna ve adına saldırılamaz. Herkesin, bu gibi müdahale ya da saldırılara karşı yasa
tarafından korunma hakkı vardır.” düzenlemesini içermektedir.
Yine Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kişisel verilerin korunması konusunda
kabul edilen 14.12.1990 tarihli ve 45/95 sayılı “Bilgisayarla İşlenen Kişisel Veri Dosyaları
Hakkında Yönlendirici İlkelerde”, bu konuda temel kurallara yer verilmiştir:
Ülkemizin de kurucu üyeleri arasında yer aldığı Avrupa Konseyince kabul edilen
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (Sözleşme) “Özel ve aile hayatına saygı hakkı” kenar
başlıklı 8’inci maddesinde, özel ve aile hayatının korunmasına yönelik temel tedbirler
güvence altına alınmıştır.
Ülkemizce 10.11.2010 tarihinde imzalanan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından
onaylanması uygun bulunarak 02.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren Avrupa Konseyi
Siber Suç Sözleşmesi ile 18.02.2016 tarihli ve 29628 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak
yürürlüğe giren 30.01.2016 tarihli ve 6669 sayılı Kanunla uygun bulunan 28.01.1981
250 2021/11701 numaralı başvuru hakkında verilen Kısmen Tavsiye ve Kısmen Ret Kararı
396 2022 YILLIK RAPOR