Page 210 - KDK
P. 210

mahkemece çocuğu başkasına bırakma, ihmal etme, kaçırma, iradi
            olarak terk etme, yönlendirme hususlarıyla tarafın velayet talebinin
            olup olmaması, şiddet uygulaması, sadakatsizliği, ekonomik durumu,
            mesleği, yaşadığı ortam, kötü davranışı, alkol bağımlılığı, sağlığı, den-
            gesiz davranışları dikkate alınmalıdır.
               Yukarıda değinilen yasa hükmüyle dosya arasındaki icra dosyaları
            ve davalı hakkında çocuk teslimine muhalefet etmekten dolayı uygu-
            lanan yaptırım bir arada düşünüldüğünde, davalı annenin çocuğun
            babayla kişisel ilişki hakkını sürekli olarak engellediği, bundan dolayı
            hakkında çocuk teslimine muhalefet etmekten yaptırım uygulandığı,
            bu suretle Türk Medeni Kanunu’nun 324 üncü maddesinde yer alan
            yükümlülüğüne aykırı davrandığı anlaşılmaktadır.
               Bu durumda davalı annenin sekiz yaşındaki müşterek çocuğun geli-
            şimi için önemli olmasına rağmen babasıyla görüşmesini engelleyerek,
            velayet hakkını kötüye kullandığı hususunun kanıtlandığı ve müşterek
            çocuğun velayetinin davalı anneden alınarak davacı babaya verilmesi
            gerektiği kabul edilmelidir.”
               yönünde karar vermiştir.
               20.    Yargıtay    2.   Hukuk      Dairesi’nin    E.2000/12847
            K.2000/13179  sayılı  30.10.2000  tarihli  kararında:  “ Taraflar
            arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkeme-
            ce verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşüldü.
            Medeni Kanunun 149 uncu maddesinde ana veya babanın başkasıy-
            la evlenmesi, başka bir yere gitmesi gibi çocuğun yaşayış ve gelişimi-
            ne önemli etkiler yapacak gelişmeler halinde velayetin değiştirilmesi
            gerektiğini hükme bağlamıştır. Öte yandan boşanma halinde velayet
            kendisine bırakılmayan ana  veya babanın  çocukla şahsi  münasebet
            kurması için gerekli görülen tedbirlerin alınması aynı kanun 148 inci
            maddesinde emredilmektedir. Bu hüküm çocuğun velayet verilmeyen
            ana ya da babasıyla şahsi ilişkinin hayati öneminin bir sonucudur. Bu
            önemin idraki içinde olmayan, haklı bir sebep yokken hakimin tayin
            ettiği zaman dilimi içinde çocuğun diğer tarafla ilişkisine engel olan
            ana yada babanın çocuğun yararına hareket etmediği açıktır. Dava-
            lı hükümde görüşme günü olarak belirlenen 3.05.1997, 4.10.1997,
            6.12.1997, 7.02.1998, 1.08.1998 Cumartesi günleriyle 1998 senenin
            Temmuz ayının 1. günü çocuğu alınabilecek yer olan adresinde hazır




                                                               KAMU DENETÇILIĞI KURUMU  205
   205   206   207   208   209   210   211   212   213   214   215