Page 60 - calisma-ve-sosyal-guvenlik-1
P. 60
hakkaniyete uygunluk yönünden konu değerlendirildiğinde, Ana-
yasa Mahkemesinin E:2008/58 K:2011/37 numaralı kararı bu nokta-
da oldukça önemlidir.
56. Söz konusu kararda; “Anayasada düzenlenen eşitlik; kuşkusuz ki
mutlak bir eşitliği değil hukuki eşitliği ifade etmektedir. Hukuki eşitlik ise,·
birbiriyle aynı durumda olanlara aynı kuralların uygulanması ve ayrıcalıklı
kişi ve toplulukların yaratılmasının engellemesidir. Buna göre eşitlik ilkesi;
aynı hukuki durumda bulunanlar için haklarda ve ödevlerde, yetkilerde ve
sorumluluklarda, fırsatlarda ve hizmetlerde eşitliğin sağlanması ve ayrım
yapmamayı gerektirir ki bu ilkeden devlet organları da muaf değildir.
57. Burada iki yönden kanun önünde eşitlik ilkesi mükellef aleyhine
devlet lehine ihlal edilmiştir; Öncelikle geciken tahsilatlara faiz uygulan-
ması, ekonomik bir gereklilik olup; enflasyonist bir sistemde, geç tahsilat
her iki taraf için de aynı sonucu doğurur. Çünkü faiz; enflasyonist sistemde
ekonomik değer kaybının tazmin aracıdır. Dolayısıyla geciken ödemelerde;
alacaklı Devlet de olsa mükellef de olsa aynı ekonomik kurala tabi olup faiz
her ikisi yönünden de aynı önemde bir haktır. Dolayısıyla devlet alacağı-
na faiz uygulayıp mükellef alacağına (vergi iadesine) faiz uygulamamanın
hukuki ve ekonomik izahı yoktur. Bunun sonucu hukuken, ekonomi kural-
larına göre aynı konumda olan iki tarafa farklı muamele yapılması sonucu
doğmaktadır.
58. Buradan da anlaşıldığı üzere, gerek kişi gerek devlet yönünden, ala-
cağının zamanında ödenmemesi halinde, ekonomik varlıkta enflasyon se-
bebiyle azalma olmakta, bir nevi mülkiyet hakkı zarara uğramakta ve bu
zarar faizle telafi edilmektedir. Hal böyle olunca da; mükellefe aylar-yıllar
sonra iade edilen vergiye faiz işletilmemesi veya vade tarihinden sonraki
dönemlerde işletilmesi kişi aleyhine mülkiyet hakkının ihlali sonucunu do-
ğurmaktadır.” hükmü yer almaktadır.
59. Diğer taraftan Medeni Kanunun “Dürüst Davranma” başlıklı
2’nci maddesinde yer alan “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını ye-
rine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır.” hükmü açık olup
bu hükmün sadece kişiler üzerinde değil, idare üzerinde de bağlayıcılı-
ğı bulunmaktadır.
60. Dolayısıyla şikâyetçi ...,’un 14/10/2012 tarihinde emekliye
ayrılmasının ardından 27/05/2013 tarihinde yapılan ödeme ile ilgili
olarak idare tarafından bu gecikmenin çeşitli yazışmaların yapılması
KAMU DENETÇILIĞI KURUMU 59