Page 330 - kdk-2015-yillik-rapor
P. 330
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
anlayabileceği şekilde hazırlanması önem arz etmektedir. Bu ihtiyacın bilincinde olarak birçok Avrupa
ülkesinde, temel kamu hizmetlerine erişim konusu başta olmak üzere seçim süreci hakkında farklı
dillerde bilgilendirici bir dizi belge hazırlanmakta ve kamuoyunun istifadesine sunulmaktadır.
52. Ulusal mevzuat hükümleri ile uluslararası hukuk kuralları göz önünde bulundurulduğunda,
YSK’nın, tüm seçmen kitlesi için oy verme süreci hakkında anlaşılır yöntemler ile bilgilendirme
çalışması yapması devletin pozitif yükümlülüklerinin gereğidir. Fakat bu hizmetin, eşitlik ilkesi
çerçevesinde yürütülmesi önemlidir. Üstelik bu tarz bir uygulama eşitlik ve adalet sağlayacağı
gibi toplumsal barışın güçlenmesine de katkıda bulunacaktır.
53. Sadece Türkçe dilinde hazırlanmış olan eğitim filmleri, 298 sayılı Kanunun Ek 1 inci
maddesinin birinci fıkrasındaki "…vatandaşın ilgisi uyandırılmak ve kendisine seçmen olmanın
görev ve yetkileri hatırlatılmak..." amacıyla hazırlanan bilgilendirici yayınlardır. Bunlara ilişkin
işlemlerin 298 sayılı Kanunun Ek 1 inci maddesi gereğince YSK tarafından yapılması gerekmektedir.
54. Yukarıdan bu yana tüm açıklananlar birlikte değerlendirildiğinde, Türkçe bilmeyen ve okur yazar
olmayan tüm seçmenlerin (dezavantajlı gruplar dahil) siyasi tercihlerini sağlıklı bir şekilde sandığa
yansıtma imkanından mahrum kaldıkları anlaşılmış olup, sağlıklı şekilde seçime iştirakleri ve oy
kullanabilmeleri için eğitici ve bilgilendirici çalışmalar yapılması gerektiği, bu bağlamda; kamu
spotu, filmler, yayınlar ve vb. yöntemler kullanılarak 01 Kasım 2015 seçimlerini mütakip "seçim
hakkı" kapsamında yapılabilecek, seçimde makul sürede yeni bir işlem tesisi hususunda Yüksek
Seçim Kurulu’na tavsiyede bulunulmasına karar vermek gerekmiştir.
E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme
55. Türkiye, özellikle 2000’li yılların başından itibaren hukukun üstünlüğü, demokrasi ve insan
haklarına saygı hususunda önemli adımlar atmakta; temel hak ve özgürlüklerin korunması ve
geliştirilmesi mekanizmalarını kararlılıkla kurumsallaştırmaya çalışmaktadır. Söz konusu gayretlerin
temelinde, insan haklarının öneminden ivme bulan, günümüz toplumunun demokratik talepleri ve
beklentileri ile şekillenen ve özgürlükçü bakış açısının korunması anlayışına dayanan çağdaş
yönetim anlayışı yatmaktadır.
56. Modern yönetim anlayışı, güçlü devletin karşısında bireylerden müteşekkil toplumun gözetilmesi,
koyu devletçi anlayışın aşılıp bireyin maddi manevi varlığının geliştirilmesi, birey merkezli toplumsal
bilincin oluşturulması, aşırı merkezi yetkilerle hantallaşan kamu yönetimi aygıtının hem siyasî hem de
ekonomik açıdan bireyin üzerinde yük olmaktan çıkartılması gibi günümüzde çok daha derin ve
işlevsel anlamları içeren “insan onuru” kavramına dayanan bir modeldir. Bu modern yönetim
anlayışı; (a) devlet organlarının ve kamu hizmeti veren kuruluşların katılımcılığı özendirmesi ile
başlar, (b) kararlarının tutarlılık, şeffaflık ve hesap verebilirliğinden geçer ve (c) kararlarla
uygulamaların âdil ve etkin olmasıyla sonuçlanır.
57. Dolayısı ile modern kamu yönetimi, politikalarını oluştururken dayanak noktası olarak halkın
refahını ve mutluluğunu artırmayı hedeflemeli; politikaları stratejik planlara dayanmalı ve
politikaların oluşturulmasında katılımcılığa, öngörülebilirliğe ve saydamlığa dikkat etmelidir. Bu
sayede, (i) kamu yönetimi vatandaşa yakınlaşır, (ii) demokrasi güçlenir, (iii) yönetime farklı
paydaşların görüş bildirip katılımı sağlanarak, kararların içeriği zenginleşir, uygulanmasındaki
etkinliği artar ve (iv) kurumların meşruluğu pekişir.
15 / 18
329
YILLIK RAPOR 2015