Page 44 - 6. yılında ombudsmanlık web
P. 44
hukukçu kimliğiyle de bu meselelere çok daha kararlı bir şekilde gitti. Neticede alınan
sonuçları görüyoruz. Yüzde 70’e varan bir uygulama -17 binin üzerindeki dosyadan- fev-
kalade başarıdır, iyidir. Yani “tavsiye kararı” deyince, mesela MGK’nın da tavsiye karar-
ları var; 28 Şubatta, onların sonuçlarının nasıl olduğunu biliyorsunuz. “Tavsiye kararı”
demek yani “Ben tavsiye ediyorum ama sen bunu yapacaksın.” demek. İdareye verilen
mesaj odur.
Onun için, vatandaşlarımızın daha çok Kamu Denetçiliği Kurumuna, bireysel baş-
vuruya, CİMER’e, diğer benzer kuruluşlara, Dilekçe Komisyonuna müracaat etmekten
çekinmesinler. Bu kuruluşlar vatandaşlarımızın hakkını, hukukunu en iyi şekilde onlar
adına takip edecek. Bir anlamda Şeref Bey’in başında olduğu kurum milletin, vatandaşın
dert babasıdır. Hani “dert babası” diye bir tanım vardır bizim dilimizde. Herhangi bir
sorunu olan “Ben senin dert baban mıyım kardeşim? Git.” diye göndeririz. Dert babası
da Şeref Malkoç, vatandaşlara buradan duyurulur. Hem mahkemeler fazla meşgul olma-
yacak hem de vatandaş mahkeme kapılarında git gel yorulmayacak. Bunlar çok güzel
gelişmeler. Bunlar hukuk devleti algısını, hukuk devleti olgusunu daha da sağlamlaştı-
ran uygulamalar.
Esasında işin başlangıcı Osmanlı’ya gidiyor. O dönemde biliyorsunuz Kadi-l Kudat
kadıların kadısı kurumu vardı, o kurum bu işlere bakıyordu. Önce İsveç, sonra Batı ülke-
lerinde bu hukuk sistemine dâhil edildi ve “ombudsmanlık” adı kondu. Bu sebeple biz
kendimize ait bir kurumu yeniden keşfetmiş olduk yüzyıllarca sonra, yitiğimizi bulduk
diyebiliriz. Kurumlar da insanlar gibi ilk kuruluş yılları olarak, toyluk yılları olarak kabul
edilir. Kurum kültürünün oluşması, kurum kimliğinin oturması zaman istiyor ama Kamu
Denetçiliği Kurumu bu konuda çok hızlı bir mesafe katetti ve bugün eriştiği sonuç haki-
katen gurur verici ülkemiz adına, milletimiz adına.
Değerli konuklar, bir ülkede her şeyin başı hukuktur. Hukukun üstünlüğü, hukuk
devleti algısının yara aldığı, zarar gördüğü ülkelerde hiçbir alanda gelişme kaydetmek
mümkün değil. Gerek yabancı yatırımcının daha fazla gelmesi gerek içerideki vatan-
daşın devlete olan güveninin daha da artması için hukuk devleti istisnasız ve eksiksiz
uygulanmalıdır. Hukuk devletinin konusundaki eleştirilerin kaynağını sadece idarede
aramak yanlıştır, idarenin uygulamalarında aramak tamamen doğru değildir. Hukuk ku-
rumlarının da iş ve işlemlerini yaparken layüsel davranmaması ve hukuktan ayrılmama-
sı esas olmalıdır. Konjonktürel davranışların ülkemize ne kadar büyük yaralar açtığını,
ne kadar büyük zararlar verdiğini geçmiş dönemlerde yaşadık, gördük. Son on altı yılda
her alanda Türkiye büyük mesafe katetti. Bir yandan ülkemizin ekonomisi 3 kat büyü-
tüldü, bir yandan altyapı, sağlık, eğitim birçok sorunumuzu hallettik. Hukukla ilgili de,
yargı reformuyla ilgili de çok ciddi işler yaptık. Ancak üst üste karşılaştığımız vesayet fa-
aliyetleri, yargı darbesi, başka türlü darbe ve vesayet girişimleri sebebiyle maalesef bu
42 14 ŞUB A T 2019