Page 43 - 6. yılında ombudsmanlık web
P. 43
Anayasa’ya yine giren bireysel başvuru, Anayasa şikâyeti, aynı zamanda Türkiye Büyük
Millet Meclisi Dilekçe Komisyonu, İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, CİMER –eskiden Bİ-
MER vardı, Başbakanlık gidince o bitti- “beyaz masa” dediğimiz belediyelerin yaygın bir
şekilde uyguladığı ve bunlar dışında da olağanüstü hâl işlemlerini inceleme ve itiraz
komisyonu… Bu biraz arızî bir kuruluş yani şartlardan doğan kuruluş olmakla beraber
bununla ilgili birkaç şey söylemek isterim.
Biliyorsunuz 15 Temmuzda alçak, hanice bir darbeyle ülkemiz karşı karşıya kaldı ve
bu darbenin sorumlularını kamudan temizlemek, gerekli cezaları hukuk devleti kural-
larına göre vermek üzere çalışmalar başladı. Bir yandan da, tabii, çok kapsamlı bir iş
olduğu için şikâyetler de olmaya başladı. Hatta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bazı
dost kuruluşlar, ülkeler seslerini yükselttiler. Her ne kadar onların 15 Temmuz gecesi
sesi çıkmadıysa da, sonradan, insan hakları ihlali, yanlış uygulamalar gibi konularda,
hukuk devleti ilkeleri konularında çokça konuşmaya başladılar. O zaman ben Başba-
kandım, oturduk bu meseleyi değerlendirdik Cumhurbaşkanımızla. Anayasa Mahkeme-
siyle bir çalışma yaptık. Bu konuda ülkemize yöneltilen haksız eleştirilerin nasıl önüne
geçeriz diye bir yasal düzenleme yaptık. Bu yasal düzenlemenin esası şu: Olağanüstü
hâlle başlayan terör örgütüyle mücadele kapsamında yapılan işlemler, memuriyetten
çıkarma, açığa alma veya darbeye iştirak etme, FETÖ örgütüne üyelik, bölücü örgüte
üyelik gibi veya onlara destek gibi birçok konuda itham edilenlerin yargı yoluna gitme
imkânları yoktu çünkü olağanüstü hâl uygulaması vardı. Hak kaybını önlemek için bir
“Olağanüstü Hâl İşlemlerini İnceleme ve İtiraz Komisyonu” diye bir düzenleme yapıldı
ve buna da zannediyorum 130 bin civarında müracaat oldu ve burada tek tek bütün
dosyalar inceleniyor. Eğer idarenin herhangi bir yanlış işlemi varsa o işlem düzeltiliyor
ve geriye gönderiliyor idareye ve idare de göreve iade ediyor. Değilse hak arama yolu
başlamış oluyor yani olağanüstü hâlin getirdiği o kısıtlama kalkmış oluyor, yargı yoluna
başvurabiliyor ve bütün yargı silsilelerini takip etme hakkını elde ediyor. Bu şekilde, bu
düzenlemeyi yapmakla beraber bizim uluslararası camiada hukuk devleti algısını tar-
tışmaya açan birçok konuyu da ortadan kaldırmış olduk, hatta bu şekilde Avrupa İnsan
Hakları Mahkemesine gidenler aynen işte “Sizde böyle bir hukuki mekanizma var, burası
bu işleri yapıyor, gidin derdinizi oraya anlatın.” şeklinde bir cevapla karşılaştılar.
Peki, bu işler yani bu kurumlara niye ihtiyaç var? Belli ki mahkemeler hem uzun
sürüyor hem adil yargılamayla ilgili insanların içine sinmeyen birtakım sonuçlar var. Bir
de yani ufak tefek, hiç sağa sola gitmeden çözülebilecek işler var. İşte, bunun için Kamu
Denetçiliği Kurumu ihdas edildi ve altı yıllık bir süre içerisinde de fevkalade mesafe
katedildi. İlk kuruluşunda başkanı olan Nihat Ömeroğlu değerli, tecrübeli bir hukukçu,
o altyapıyı hazırladı ve daha sonra yine tecrübeli bir hukukçu Şeref Malkoç Bey aynı za-
manda kendisi önceki dönem milletvekilidir, siyasetçidir. Hem vatandaşın tarafında, va-
tandaşın vekili olarak hayatta hangi konularla karşılaşacağını bilen biri, aynı zamanda
14 ŞUB A T 2019 41