Page 127 - soma rapor 30122014
P. 127

1.2.2. Havza Madenciliği

                     Maden  rezervleri  ve  madencilik  faaliyetleri,  kalkınma  aşamasındaki  tüm  ülkeler  için

               olduğu gibi ülkemiz için de oldukça önemlidir. Bilindiği üzere, madenler, milyonlarca yılda
               oluşan  ve  yenilenemeyen  kaynaklardır.  Bu  nedenle  mutlaka  etkin  bir  planlama  yapılarak

               üretilmelidir. Üretim  yapılırken, ülkenin ihtiyaçları göz önüne alınmalı, çevreye duyarlı  bir

               şekilde ve kamu yararı öncelikli olarak değerlendirilmelidir. Madencilik faaliyetlerinin kaynak
               kaybına yol açmadan, çevreyle uyumlu, akılcı ve ekonomik kurallara göre ve iş güvenliği- işçi

               sağlığı esasları çerçevesinde yürütülmesi, bilimsel ve teknik bilginin kullanımı ile mümkündür.

                     Maden  ve  enerji  hammadde  aramaları,  yer  altı  kaynaklarının  ortaya  çıkarılmasında

               yüksek risk taşıyan ve etkin sorumluluk gerektiren bir aşamadır. Maden arama çalışmaları,
               hammaddeye dayalı sektörlerin  yaşayabilmesi, gelişebilmesi ve uluslararası rekabet gücünü

               artırarak ülke ekonomisinin gelişmesi açısından oldukça önemlidir.

                     Havza madenciliği, madenlerin belirli bölgelerde bütün havzayı kapsayan bir proje

               dâhilinde  aranmasını  ve  maden  ocaklarının  bütüncül  bakış  açısı  ile  planlanarak
               işletilmesini ifade etmektedir.  Kaynak kaybı olmaması için, havza genelinde bir planlama ve

               işletmecilik  politikasının  oluşturulması  zorunludur.  Oldukça  geniş  bir  alana  yayılan  linyit
               rezervlerinin doğal sınırlar yerine yapay olarak oluşturulmuş sektörlere bölünmesi bu açıdan

               yanlış bir yaklaşımdır. Saha sınırlarının tam olarak belirlenmeden üretim projesi yapılması da

               çeşitli  sorunlar  yaratmaktadır.  Kömür  havzaları  bir  bütün  olarak  değerlendirilmeli,
               havalandırma,  nakliyat,  işçi  sağlığı  ve  iş  güvenliği  yatırımları  havza  bütünü  ele  alınarak

               projelendirilmelidir. Aynı  havzada  farklı  firmaların,  değişik  ya  da  aynı  zamanda  yaptıkları

               planlama  ve  üretimi,  birbirlerinden  bağımsız,  habersiz,  birbirlerini  olumsuz  etkileyebilecek
               şekilde yerine getirmesine izin verilmemelidir.

                     İş sağlığı ve güvenliği ilkelerine uygun faaliyet gösterecek bir kömür madeni işletmesi

               için çok ciddi yatırımlar yapılması gerekir. Bir yeraltı madeninde sıfırdan başlanıldığı zaman

               ilk üretim ortalama 3 sene sonra yapılabilmektedir. Gerçek üretim ise orta ölçekli bir kömür
               madeninde 6-7 yıl sonra başlamaktadır. Bütün yatırımların yapıldığı tarihten 6-7 yıl sonra para

               kazanmaya başlanacak ve muhtemelen sonraki 3-4 senede kârlı hale gelmeye başlayacak bir
               işin daha büyük ölçekli planlanması şarttır. Oysa sektördeki idari uygulamaya bakıldığında

               büyük kömür havzalarının 5-10 yıllık ticari ömrü olan küçük sahalara bölünerek, özelleştirildiği

               görülmektedir.  Bu  küçük  ölçekli  sahaları  işleten  firmalar  ilk  yatırım  maliyeti  yüksek
               projelerden kaçınmakta ya da bu yatırımları karşılayamamakta; işçi sağlığı ve iş güvenliğine

               yönelik  önlemler  başta  olmak  üzere  havalandırma,  nakliyat  vb.  önemli  konularda  eksik

                                                           113
   122   123   124   125   126   127   128   129   130   131   132