Page 144 - uluslararsi-ombudsmanlik-sempozyumu-2017

2. GÜN

özgün, farklı bir deneyimini ürettiği gerçeğini anlamak durumundayız. Bu ne-
denle bu çözüm, en marjinalize olmuş kişilerin deneyiminden herkese kadar
tepeden tabana kadar yönlendirilmelidir. Birincisi, ekonomik eşitsizlik konu-
sundan bahsedildiğinde basit bir şekilde orta sınıftan bahsedemeyiz. Aynı şe-
kilde yoksullar ve aşırı yoksulların durumlarını da ele almalıyız.

Şimdi açık İslami tek biçimcilik konusunda konuşacağız. Şiddet eylemleri ve
farklı perspektifler ve aynı zamanda din şiddet eylemleri için bir gerekçelen-
dirme olmalı mıdır? Farklı perspektifler çok nadir olarak medyadan, medya-
nın bir kısmından ve dinlerin bir kısmından önerilen bir şeydir. Örneğin Müs-
lüman kadınları tanımlamak için kullanılan en yaygın kelimeler gazeteciler
ve siyasetçiler tarafından ayrılmış, dövülmüş, kapalı şeklinde, birçok ev içi
şiddetin kurbanları olmaları yönüyle yaklaşılmaktadır. Başörtüsünü çıkarta-
bilmekte ve Müslüman kocası tarafından dövülebilmektedir. Başörtüsü gibi
dini sembolleri giyen kadınlar halen kamusal alanda sözlü suistimal ve taci-
zin hedefi olabilmekte ve diğer taraftan peçenin kullanımı bir tür cinsiyet
ayrımcılığı olarak eleştirilebilmektedir.

Bizler bu gülünç durumu, özellikle yalanı kabul etmemeliyiz, özellikle de ha-
berlerde kalabalık piyasada bulunan okuyucuların cezbedilmesi için yalan
söylendiği durumlarda. İnsanların İslam’ın kötü olarak sunulduğu bir maka-
leyi insanlara okumanın iyi bir yolu da budur ve iyi bir haberci olabilmek için
medenileşmek gerekmektedir. Habercilerin hükümet retoriğine yansıtılma-
sı da sıklıkla azınlık için söz konusu olan bir durumdur. Ne yapılabilir? Yanlış
bilgilendirmenin önlenmesi ve onlara nüfuz edilmemesinin sağlanması han-
gi yollarla mümkündür? Öncelikle kullanılmakta olan dilin düzgün olması
gerekiyor, ancak dinsel okur-yazarlık bizim gazeteci elitimiz arasında çok
yaygın değildir. Bugün gazetelerin ana bölümünü teşkil eden çok popüler
bir konu hakkında kapsamlı bir anlayışın bulunmaması birçok farklı konuda
oldukça stres yaratıcı bir durumdur ve göz ardı edilmemelidir.

İkinci olarak çeşitlilik yani tüm azınlık gruplarının normalden düşük düzey-
de temsil edilmesi söz konusudur; ancak medya içindeki popüler haberci-
ler, özellikle de üst düzey pozisyonda bulunanlar için bu durum böyledir
ve çeşitliliğin daha da artırılması kapsamı iyileştirecek ve yanlış raporlama
ile mücadele edilmesine yardımcı olacaktır. Bu, medya organizasyonu tara-
fında çeşitlilik programının bu boşluğu dolduracak şekilde revize edilmesi
yönünde çok daha büyük bir çabayı gerektirmektedir. Bu olaylar dizisine
katkıda bulunmuş olan birçok faktör bulunmaktadır ve bunlar İtalya’yı son
on yılda bir iç göç ülkesinden dış göç ülkesine dönüştürmüş durumdadır ve
kesin olarak bu ekonomik krize bağlı olarak Müslümanların toplumsal gü-
vensizliklerine yönelik politika odağının geliştirilmesini gerekli kılmaktadır.

142