Page 185 - uluslararsi-ombudsmanlik-sempozyumu-2017

2. GÜN

İkinci temel neden, göçü ortaya çıkartan ülkelerin tamamında siyasi istik-
rarsızlıkların söz konusu olmasıdır. Hemen göç veren ülkelerin tamamına
yakınında demokratik rejimlerin olmaması gelmektedir. Bu ülkelerin tama-
mında halkların çok büyük bir kısmı siyasal katılım süreçlerinin içerisinde
değildir. Bunlar ülkeyi yöneten bir avuç azınlığın baskısı altında tamamıyla
siyaseten kenara bırakılmış, hiçbir siyasi söz sahibi, hiçbir kararda etki sahibi
değillerdir. Örnek olsun diye söylüyorum, eğer Suriye’de iç savaş başlama-
dan evvel Suriye halkının bütün kesimleriyle, farklı gruplarla, farklı etnik ya-
pılarla, farklı dini ve mezhepli gruplarla Suriye siyasetinde etkin olabileceği
demokratik bir mekanizmayı kurmak mümkün olsaydı Suriye’de iç savaş
çıkmayacak ve belki Suriye bugünkü bölünmüşlüğünün eşiğine gelmeye-
cekti. Dolayısıyla hangi ülkeye bakarsanız bakın, bu ülkelerin hepsinde göç
veren ülkelerin tamamına yakınında anti demokratik rejimler vardır, baskıcı
rejimler vardır ve bu ülkelerin tamamında halkın çok büyük bir kısmı siya-
setin asla içinde değildir, siyasi karar mekanizmalarının arasında yer almaz.
İnsanlar siyasi karar mekanizmalarının içerisinde yer almadıkları gibi maale-
sef baskılardan da kaçmak mecburiyetinde kalırlar ve göçün önemli bir ne-
deninin de bu ülkelerdeki siyasi istikrasızlık ve demokrasi eksikliği oluşturur.
Üçüncü temel mesele ise ekonomik yoksunluktur. Hemen göç veren ülkele-
rin tamamına yakını büyük bir ekonomik yoksulluk içerisinde ne yazık ki bu
ülkelerin bir kısmı da çok büyük doğal kaynaklara sahip olmasına rağmen,
Afrika ülkeleri başta olmak üzere. Büyük ekonomik yoksulluk içerisindedir,
halk kesimleri iktisadi faaliyetlerin içerisinde yer alamaz hatta onu bırakın
insanların insani gelişmişlik seviyesinde bir takım tüketimleri yapabilmeleri
bile nereyse hayal mertebesindedir. Dolayısıyla bu ekonomik yoksunluk ve
geniş halk kitlelerinin çekmiş olduğu yoksulluk bu ülkelerden göçün bir baş-
ka önemli nedenidir.

Bu sistem değişmeden, dünyanın fakir ülkeleriyle zengin ülkeleri arasındaki
fark ortadan kaldırılmadan dünyadaki küresel göç meselesi de çözülmeye-
cek, çözülemeyecektir. Rakamları hepiniz biliyorsunuz ama her okuduğum-
da beni de ciddi şekilde etkileyen bir iki rakam vermek istiyorum. Dünyanın
en zengin %7’si dünyadaki toplam varlıkların %44’üne sahip, yani 51 deyin, %1
ortalama dünyanın toplam zenginliğinin yarısına sahip.

Diğer tarafta dünya nüfusunun %70’i dünyadaki toplam zenginliğin sadece
%3’üne sahip! Böyle bir dengesizlik olmaz, hepimiz olur desek de olmaz. 7
milyar insan kalksak desek ki olur bu desek olmaz. “Biri yer biri bakar, kı-

183