Page 182 - uluslararsi-ombudsmanlik-sempozyumu-2017

2. GÜN

önemli işlevlerinden birisi olarak da toplumsal sorunlara çözüm bulabilmek
bakımından Türkiye’de yıllardır uğraştığımız bu göç meselesine, mülteciler
meselesine katkı sunmuştur, bunu ümit ederim.

Tahmin ediyorum ki şu anda dünyanın her yerinde küresel göç meselesiyle
ilgili muhtemelen onlarca toplantı yapılıyordur; gelişmiş ülkelerde, geliş-
mekte olan ülkelerde, mülteci meselesinden ciddi şekilde sıkıntı çeken, yü-
künü çeken ülkelerde, mülteci meselesinden etkilenen ülkelerde sürekli bu
konunun gündeme geldiğini görüyoruz. Sempozyumlar yapılıyor, üniversi-
telerde araştırma merkezlerinde konunun üzerinde çalışan uzmanlar çalış-
malarını sürdürüyor, uluslararası toplantılar yapılıyor, siyaset ve siyasiler bu
konuyla ilgili çözüm bulmak için toplantılar düzenliyor. Küresel göç mesele-
si, mültecilik meselesi özellikle 21. Yüzyılın başında kanayan bir uluslararası
yara olarak hepimizin gündemini işgal ediyor.

Müsaade ederseniz bendeniz bu konuda esas itibariyle odaklanmamız ge-
reken konunun sadece küresel göçün sonuçlarıyla ilgilenmek olmaması ge-
rektiğini ifade etmek isterim. Küresel göç ve onunla birlikte dünyaya küre-
sel olarak herhangi bir şekilde dünyayı tehdit eden küresel terör meselesi
bugün dünyada her tarafı ilgilendiren, bütün ulusları ilgilendiren iki temel
olgudur. Terör meselesini bir tarafa bırakalım ama ne küresel terör, ne kü-
resel göç meselesi sadece bir sebep olarak ortaya çıkmış değildir. Bunların
çok sayıda sebebin hatta birbirlerini tetikleyen çok sayıda sebebin ortaya çı-
kartmış olduğu sorunlardır. Dolayısıyla dünyanın sadece göçmenler, mülte-
ciler, uluslararası illegal göç meselelerine bir sonuç olarak değil bu sonucu
ortaya çıkartan sebeplerin ortadan kaldırılması konusunda kafa yormasının
daha önemli olduğunu, bu konunun esas ilgilenilmesi gereken tarafının bu
olduğunu ifade etmek isterim.
Bugün mesela 2016 yılı rakamlarına baktığımız zaman dünyada 65,3 mil-
yon mülteci var. Bu şu demektir; dünyadaki her 113 kişiden birisi mülteci
konumundadır. Bu insanlık tarihi boyunca belki karşılaşmadığımız çok ağır
bir tablodur. Son 20 yılda dünyadaki mültecilerin sayısı iki katından fazla
artmıştır, %4’ten %9’lar seviyesine ulaşmıştır. Bu göç meselesinden çok fazla
etkilenen bölgeler vardır. Türkiye, dünyada küresel göçten en fazla etkile-
nen ülkelerin başında geliyor. Türkiye’den sonra Pakistan ve Lübnan küre-
sel göçten, mülteciler meselesinden etkilenen olarak karşımızda duruyor.
Dolayısıyla bu meseleye çok kafa yormuş, siyasi olarak bu mesele ile fevka-
lade ciddi şekilde meşgul olmuş, çözüm bulmaya çalışmış 3 milyonu aşkın

180