Page 78 - uluslararsi-ombudsmanlik-sempozyumu-2017
P. 78
2. GÜN
geçiren birtakım devlet yetkililerini de, devlet yöneticilerini de şiddetle kına-
dığımızı ve bunu anladığımızda ve takip ettiğimizde ve hatta gereğini yerine
getirdiğimizi de ifade etmek istiyorum. Onlarca, yüzlerce örnek sayabilirim,
herhalde salondakiler de bunu çok iyi anlıyorlar, biliyorlar ve bu meseleleri
de iyi takip ediyorlardır.
Uluslararası anlaşmalarda doğrudan bir görevlendirme olmamasına rağ-
men belki de Paris Sözleşmesi’nde ombudsmanlığa verilen böyle bir yetki
de söz konusudur. Bu yetki çerçevesinde işte bu değerlendirmenin de Tür-
kiye’de olmasını aynı zamanda önemsiyoruz.
Yine aynı zamanda terörle silahlı mücadele halindeyiz. Batmadık, krizlerle
sarsılmadık, göç kaynaklı çatışmalara hiç şahit olmadık. Öyle ise 500 milyon-
luk Avrupa bu noktada çok daha iyi bir performans ortaya koyabilirdi, çok
daha fazla trajediyi mutluluğa dönüştürülebilirdi. Bu ekonomik büyüklüğe
sahip bir dünyanın göçmen kabulünde “parmak hesabını” yapmasına gerek
olmayabilir ve daha da önemlisi gelecek nüfus projeksiyonları hiç de olumlu
sinyaller vermeyen Batı dünyası, bu göçün yaşam standardının devamı için
fırsata çevirebilirdi. “Buraya gelirler, işimizi elimizden alırlar” mantığı ile ne
göçü ne de ekonomik geleceğimizi ne de dünyanın gittiği trendi yönetebili-
riz. Bu dar kalıbı kırmak durumundayız ve bunun yanı sıra eğer uluslararası
toplum barışı önceleyen bir yaklaşım sergileyebilirse, aslında göçü tetikle-
yen terör ve şiddet de oluştuğu yerde önlenebilir. Bizim Türkiye olarak Dün-
ya Ombudsmanlık Kurumundan beklentimiz, bu meseleye hem dar anlam-
da hem de bu bahsettiğim küresel anlamda katkı sunmasıdır.
Bu vesilesiyle bu sabah oturumunda birlikte olmaktan, görüşlerimizi ve dü-
şüncelerimizi paylaşmaktan ve biraz sonra yapılacak oturum öncesi değer-
lendirme fırsatı bulmaktan büyük bir memnuniyet duyduğumuzu ifade et-
mek istiyorum. Allah’a şükürler olsun, milletimizin birçok kez reyiyle, oyuyla
ve sandığı ile birlikte yönetiminde olan, çok kez seçilen ama buna nazaran
makamının, geldiği noktanın insanlığını zerre kadar azaltmadığı bir lidere ve
2.000 dolardan, 3.000 dolardan 11.000 dolar kişi başına gelir seviyesine çok
kısa bir zamanda çıkmasına rağmen ayakta durmasını, etrafındaki coğraf-
yanın ateş çemberi olmasının hiçbir mazeretine sığınmadan insanlığını kay-
betmeyen bir aziz millete, asil millete sahibiz. Binlerce defa şükürler olsun,
Allah bizi insanlığa, tarihimize, medeniyetimize ve geleceğimize mahcup
etmesin. Hepinizi sevgiyle, saygıyla ve muhabbetle selamlıyor, tekrar Şeref
Bey’i ve arkadaşlarını tebrik ediyorum.
76