Page 75 - uluslararsi-ombudsmanlik-sempozyumu-2017
P. 75

2. GÜN





            Geçen gün açıkladım, bugün de söylemek istiyorum, yaklaşık 28 bin karde-
            şimizi emin bir şekilde Celabrus’a ulaştırdık, orada onların emin bir şekilde
            yaşamalarını, emin bir şekilde hayatlarını devam ettirmelerini ve orada ço-
            cuklarıyla beraber geleceğe umutla bakmalarını sağlayabilecek bir ortamı
            teşkil etmeye, oluşturmaya da çalıştık. Biz bütün bunları yaparken dostları-
            mızın, buranın demokratik bir ülke olduğunu da bilmesini isteriz. Muhalifle-
            rimiz de var, bu konuya sıcak yaklaşmayanlar da var, bu konunun üzerinden
            istismar edenler de var, bu konuyu böyle görmeyenler de var ve bu konu
            üzerinden acaba siyasi bir çıkarım elde edebilir miyim diye düşünenler de
            var. Toplumumuzun birtakım hassasiyetlerinin geçmişe ait, tarihe ait ve me-
            deniyete ait sahiplenmelerinin ortadan kalkmasını her bir insanın bir üretim
            makinesi olmasını ve geleneklerimizden parçalarını yaşamamasını isteyen-
            ler de var. Dışımızdan da var, maalesef onların Türkiye’deki distribütörleri
            içimizden olanlar da var. Her sıkıştıklarında bu Suriye meselesini, ne kadar
            zorlu bir süreç içerisinde olduğumuzu bir şekilde ifade etmek için anlatıyo-
            rum, Suriye meselesini ve Suriye’deki kardeşlerimizi bir istismar meselesi
            haline getirdiler. Geçen gün Ana Muhalefet Partisi Başkanımız da aynı ha-
            taya, aynı insanlık dışı yaklaşıma maalesef ev sahipliği yapmıştır. Referan-
            dum denilen çok anlamsız, çok ilkesiz ve hiç de insanlığa yakışmayacak bir
            yaklaşımı ortaya koymuştur. Bu insanlar, bizim milletimiz bir ekmeği varsa
            o ekmeğini geleniyle paylaşmak konusunda büyük bir karakter sahibidir.
            Bizim memleketimizde size söylemek isterim, Güneydoğu’da da vardır bu,
            Anadolu’nun birçok noktasında da vardır, evlerinin altında veya evlerinin
            yanında acaba bir misafir gelirde gece yatamaz, yatabilecek bir yer bulamaz
            diye hep bir misafir odası, hep bir misafir evi, onun ihtiyaçlarını karşılayacak
            bir sistemi orada inşa ve bina etmişlerdir. Bu çok önemli bir kültürdür, bu
            kültür bugünün kültürü değildir, orada yemeği, orada azığı, orada günlük
            ihtiyaçlarını giderebilecek her türlü ihtiyacını karşılayabilecek malzemeleri
            de söz konusudur. Biz bunu görerek büyüdük, bizim nesillerimiz bu toprak-
            larda bunu görerek büyüyorlar ve en önemlisi bunu devam ettirmek için de
            her fırsatta önlerine çıkan insanlık sınavlarının üzerine gidip dünyaya bunu
            bir şekilde daha anlatmaya çalışıyorlar. Ama bütün bunların yanı sıra dö-
            nüp, çok net 2011 ile güya şunu yapacak, Suriyeliler vatandaş olacaklar Tür-
            kiye’de, bu kötü bir şeydir, “eyy büyük millet, ey Türkiye milleti, referanduma
            da gidiyoruz,” kısa günün kârı, siyasi fırsatçılık, hiç yakışmamaktadır. Burada
            bakın biz Avrupa’daki birtakım yaklaşımları eleştirdiğimiz gibi Türkiye’nin
            içerisinde de bu konuda farklı yaklaşımlarda olanlara ait eleştirilerimizi açık
            yüreklilikle ortaya koyuyoruz, koymaya da devam edeceğiz, böyle bir şey



                                                                        73
   70   71   72   73   74   75   76   77   78   79   80