Page 74 - uluslararsi-ombudsmanlik-sempozyumu-2017
P. 74

2. GÜN





                  memek ve göçü kontrollü bir şekilde yönetmek. Bu politikanın ana felse-
                  fesi aslında yaşanan trajedinin etkililerini en aza indirmek şeklinde ifade
                  edilebilir. Çünkü göçün kendisi başlı başına bir trajedidir ve bunun insan
                  hayatına, bunun toplum hayatına hatta dünya toplum hayatına olumsuz
                  yansımaları da kaçınılmazdır. Biz sadece onlara barınma sağlıyor değiliz,
                  biz sadece onları güvenli ve emin bir yerde tutuyor değiliz, biz şunun far-
                  kındayız: Kıymetli Misafirlerimiz, hemen yanı başımızda bütün dünyayı et-
                  kileyecek bir insanlık travmasını en aza indirmek için büyük bir gayret sarf
                  ediyoruz. Biz o çocukların yarınını, o annelerin yarınını, o gençlerin yarını-
                  nı yönetmeye çalışıyoruz. Gerek eğitimimizle gerek sağlık hizmetlerimizle
                  dünyaya küsmemelerini, insanlığa kin duymamalarını, sahipsiz ve yalnız
                  kaldıklarından dolayı bir şekilde yarına ait bugün yaşadığımız birçok olayın
                  tekrar yaşanmasını sağlayabilecek gelişmelerin olmaması için büyük bir
                  çaba sarf ediyoruz.
                  Bilmenizi isterim; biz sadece onlara yemek veriyor, sadece onlara sağlık, sa-
                  dece onlara emin bir ülke sağlıyor değiliz. Aslında en büyük yaptığımız iş,
                  onlarla sevgimizi paylaşmak ve onlarla insanlığımızı paylaşmaktır. Bu belki
                  de insanlığa yapmış olduğumuz en önemli katkılardan bir tanesidir. İşte bu
                  yüzden yapılması gereken bu göçü yönetmek ve dünyaya, insana yansıma-
                  larını en aza indirgemektir. Göçü yönetmek sadece biraz önce bahsettiğim
                  gibi insanlara barınacak kamp kurmak, günde üç öğün yemek çıkarmak de-
                  mek değildir, bu elbette ki önemlidir ve bunu başarılı bir şekilde gerçekleşti-
                  riyoruz hatta üzülerek görmekteyiz ki bunu bile yapamayan ülkeler var. Ben
                  özellikle birtakım komşularımızın, birtakım Avrupa ülkelerinin göçmenlere
                  hangi davranışları yaptığını, onlara nasıl muamele ettiğini söylesem insanlı-
                  ğınızdan, insanlığımızdan utanırız. Burada bunları söylemek istemiyorum,
                  burada zihninizi allak bullak etmek istemiyorum, bu başka bir şeydir ve bu
                  bizim milletimizin asaletidir, bu çok nettir ve bu çok açıktır. Geniş anlam-
                  da göçü yönetmek, bu insanların sosyal ihtiyaçlarını karşılamak, toplum ile
                  uyumunu sağlamak, hele de en önemlisi yerleşik toplumun olası tepkilerini
                  en aza indirmek, mümkünse yok etmek onların sosyal ve ekonomik hayata
                  uyumunu temin etmek ve o insanların temel hak ve özgürlüklerini ellerin-
                  den almadan yerleşik devlet düzeninin de tehdit edilmesine müsaade et-
                  meden onları nihai hedeflerine ulaştırmaktır. Çünkü her göçün bir amacı, bir
                  durağı vardır. Hiç kimse bir kampta ilanihaye kalmak istemez. Kanunların ve
                  şartların izin verdiği ölçüde onları ya memleketlerine ya gitmek istedikleri
                  yerlere ulaştırmalısınız.




                  72
   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78   79