Page 264 - 2017-yıllık-rapor-SON-PDF
P. 264

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU


               6.11.1 Velayet


               Konuyla ilgili yapılan başvurulardan birinde, başvuran boşanma kararı sonrası
               velayeti anneye verilen çocuğu ile kişisel ilişki kurmakta sorunlar yaşadığını,  çocuğun
               “bir eşya gibi” icra işlemine konu olmasının kabul edilebilir olmadığını, ayrıca haciz
               işlemi yapmak zorunda kalan ebeveyn üzerinde de bunun “ekonomik ve psikolojik
               şiddet” oluşturduğunu, icra masraflarının kendilerine ciddi maliyetlere yol açtığını,
               masrafları ödeme gücü bulunmayan tarafların çocuklarıyla doğrudan kişisel ilişki
               kurma imkânlarının kalmadığını, icra yoluyla çocukla kişisel ilişki tesis edildiğinde
               masrafların mahkeme emrine rağmen çocuğu göstermeyen velayet sahibi anneden
               alınması gerektiğini, velayet sahibi olmayan ebeveynin çocuğuna karşı olan hak ve
               ödevlerini yerine getirmesi, karşılıklı kişisel ilişki kurulması imkânları ellerinden
               alınırken “aile hayatına saygı” ilkesinin de ihlal edildiğini, mevcut uygulamanın başta
               Anayasamız olmak üzere ulusal mevzuatımızla ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi,
               BM Çocuk Hakları Sözleşmesi gibi ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerle
               uyumlu olmadığını, belirtilen konularda daha önce Kurumumuzca verilen 07/06/2016
               tarihli ve 2015/5571 sayılı  Tavsiye Kararının da mağduriyetlerinin giderilmesini
               sağlamadığını belirterek, gerekli yasal düzenlemelerin hızla yapılmasını talep etmiştir.

               Başvuruya konu velayetin tespitine ilişkin yetkinin ilgili kanunla yargı makamlarına
               verilmiş olması, 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun “Kurumun görevi”
               başlıklı 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca  “yargı yetkisinin kullanılmasına
               ilişkin kararların” Kurumun görev alanına girmediği  gerekçesiyle, bu kapsamda
               yapılan taleplerin incelenmesine imkan bulunmadığı sonucuna varılmış ancak,
               başvuruda ifade edilen problemlerin var olan bir sorun alanına ilişkin olduğu ve
               boşanma sürecinde veya sonrasında yaygın bir şekilde görüldüğü anlaşıldığından,
               konu bu yönüyle incelenmiştir.

               Kurumumuzca yapılan inceleme ve araştırma neticesinde verilen Tavsiye kararında;
                     – Sağlıklı aile yapısının güçlendirilmesi amacına yönelik olarak aile, çocuk
                    yetiştirme konusunda eğitim ve danışmanlık programlarının verilmesi ve
                    mevcut programların etkinliğinin artırılarak yaygınlaştırılması için Milli Eğitim
                    Bakanlığı ile gerekli çalışmaların başlatılması,

                     – Sosyal Hizmet Merkezlerinde verilen Aile ve Boşanma Süreci Danışmanlık
                    Hizmetlerinin  “aile  alanında  ihtisaslaşmış  birimler”  tarafından  verilerek
                    kalitesinin, etkinliğinin ve yaygınlığının artırılması,
                     – Boşanma sonrası çocuğun birlikte yaşamayacağı ebeveyni ile sürekli ve düzenli
                    bir  ilişki  sürdürebileceği,  velayet  dosyalarının  takibinin  yapılabileceği,  aile
                    üyelerinin psikolojik sağlıklarını destekleyecek,  üstlendikleri rollerle ilgili



           264  2017  YILLIK RAPOR
   259   260   261   262   263   264   265   266   267   268   269