Page 405 - KDK
P. 405

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU



                 çalışmalar kapsamında… sempatizanı orta doğu kökenli öğrencilerin ve diğer yabancı
                 radikal  dinci  unsurları  ikamet ettikleri  öğrenci/bekar  evlerine  01.10.2001 tarihinde
                 İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekipleri ile birlikte yapılan uygulamada gözaltına alınan
                 19 kişi arasında başvuranın da yer aldığı, … başvuranın radikal terör örgütleriyle ilişkili
                 olabileceği şüphesiyle 2.10.2001 tarihinde İstanbul’da gözaltına alındığı,  Yabancılar
                 Şube Müdürlüğüne teslim edildiği, tetkikler neticesinde herhangi bir terör örgütüyle
                 ilişkisi tespit edilememesi üzerine aynı gün salıverildiği,” istihbari bilgileri üzerine millî
                 güvenlik ve kamu düzeni bakımından  engel teşkil edecek bir hali bulunduğundan
                 bahisle vatandaşlık başvurusunun reddedildiği görülmektedir.
                 Başvuranın eşi her ne kadar terör örgütleriyle ilişkili olabileceği şüphesiyle 2.10.2001
                 tarihinde İstanbul’da gözaltına alınmış ise de, yapılan tetkikler neticesinde başvuranın
                 eşinin herhangi bir terör örgütüyle ilişkisinin tespit edilememesi üzerine aynı gün
                 salıverildiği hususunun da aynı istihbarı bilgiler de belirtildiği görüldüğünden, bu
                 haliyle başvuranın eşi hakkında milli güvenlik, kamu düzeni ve genel ahlak açısından
                 Türk vatandaşlığına alınmasına engel olabilecek herhangi bir somut tespit bulunmadığı
                 değerlendirilmektedir.
                 Öte yandan, başvuran ile Filistin vatandaşı eşinin 16 yıldır evli olduğu, evlilik
                 içinde doğan iki çocuklarının bulunduğu, başvuranın eşinin fizyoterapist olduğu,
                 31.10.2016-30.10.2018 tarihleri arasında geçerli  YÖK tarafından verilme çalışma
                 izninin bulunduğu, başvuran ile eşinin mahallinde yapılan soruşturma sonucunda
                 evlilik birlikteliği içerisinde yaşadıklarının çevreden bilindiği, bir arada oturdukları, aile
                 olarak komşuluk münasebetlerinin bulunduğunun tespit edildiği, başvuranın eşinin
                 aile birliği içinde yaşadığı, evlilik birliği ile bağdaşmayacak bir faaliyette bulunmadığı,
                 millî güvenlik ve kamu düzeni bakımından engel teşkil edecek bir halinin bulunmadığı
                 değerlendirilerek 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 16’ncı maddesinde aranan
                 şartları taşımakta olduğu İl Vatandaşlık İnceleme ve Araştırma Komisyonu tarafından
                 belirtildiği dosya kapsamında görülmektedir.
                 Nitekim benzer bir olayda, Azerbaycan uyruklu davacı tarafından Türk vatandaşlığına
                 alınması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan
                 davada; Ankara 4. İdare Mahkemesince, davacının 9.9.2008 tarihinde Türk vatandaşı ile
                 evlendiği, Türk vatandaşı olan eş hakkında açılan ceza davasının beraatla sonuçlandığı,
                 anılan  kararın kesinleştiği,  davacı hakkında  milli güvenlik,  kamu düzeni ve genel
                 ahlak açısından Türk vatandaşlığına alınmasına engel olabilecek herhangi bir somut
                 tespitin bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen mahkeme
                 kararının Danıştay 10. Dairesinin 8.6.2016 tarih ve E:2013/5332, K:2016/3163 sayılı
                 kararı ile onandığı görülmüştür.
                 Sonuç itibariyle, başvuranın iddialarının, bu iddialar karşısında idarenin Kurumumuza
                 sunduğu bilgi, belge ve açıklamaların, ilgili mevzuat hükümlerinin ve bu konudaki
                 yargı kararlarının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; başvuranın eşinin vatandaşlık




             404 2020 YILLIK RAPOR
   400   401   402   403   404   405   406   407   408   409   410