Page 141 - KDK-2016-YILLIK-RAPORU
P. 141
KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU
Şikâyet konusu idari işlem ile ilgili mevzuat incelendiğinde, 01/10/2008 tarihinden
sonra vefat eden sigortalıların hak sahipleri için 5510 sayılı Kanunun 34 üncü maddesi,
bu tarihten önce vefat edenlerin hak sahipleri için ise Mülga 1479 sayılı Kanunun 45
inci maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır. İdare tarafından
şikâyet konusu idari işlemin yasal dayanağı olarak 1479 sayılı Kanunda evli malul
kız çocuğunun aylık alamayacağı yönünde hüküm bulunduğu gösterilmekle birlikte,
Yasada bu yönde açık bir hüküm bulunmadığı görülmektedir. İdarenin, Kanunun 45
inci maddesi ikinci fıkrası (c) bendinde yer alan ve esasen üç farklı statüdeki çocuğu
betimleyen maddeyi bir bütün olarak yorumladığı anlaşılmaktadır. Maddeye göre
hak sahibi çocuklar açısından ilk grup; on sekiz yaşını, orta öğrenim yapması halinde
yirmi yaşını, yükseköğrenim yapması halinde yirmi beş yaşını doldurmamış ve (18
yaşını doldurmayanlar hariç) 1479 sayılı Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları
kapsamında çalışmayan, bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya
aylık almayan çocuklardır. İkinci grup yaşları ne olursa olsun çalışamayacak durumda
malûl olan çocukları kapsamaktadır. Üçüncü ve son grup ise yaşları ne olursa olsun
evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve 1479 sayılı
Kanun ile diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında çalışmayan, bu kanunlar
kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan kız çocuklarından
müteşekkildir.
İdare tarafından 1479 sayılı Kanunun 45 inci maddesi ikinci fıkrası (c) bendinde
yer verilen hak sahibi çocuklardan, maluliyet ve evlenmemiş kız çocuğu olma
140 şeklindeki iki farklı statü için aranan şartlar birlikte yorumlanmaktadır. Böylesi bir
yorumun Kanunun lafzına olduğu kadar ruhuna da aykırı olduğu açıktır. Zira yasa
koyucu anılan maddede; on sekiz yaşını, orta öğrenim yapması halinde yirmi yaşını,
yükseköğrenim yapması halinde yirmi beş yaşını doldurmamış ve çalışmamakla
birlikte aynı zamanda bu kanunlar kapsamındaki çalışmalarından dolayı gelir
veya aylık almayan çocuklardan bahsederken cinsiyet ayrımı yapmamaktadır. Keza
maddede ikinci olarak yer verilen malul çocuklar ile ilgili olarak herhangi bir cinsiyet
farkı gözetmeksizin çalışamayacak derecede malul olma şartından bahsetmiştir. Bir
diğer deyişle çalışamayacak derecede malul olan çocuğun kız ya da erkek oluşunun
bir önemi bulunmamaktadır. İdareyi yorum hatasına düşüren husus maddede üçüncü
olarak yer verilen hak sahibi çocuk grubunun evli olmayan ve geçimini sağlayacak
başka bir geliri bulunmayan kız çocukları oluşudur. İdare bu maddeden hareketle evli
olan kız çocuklarına malul olsalar dahi gelir ya da aylık bağlanamayacağı yorumunu
getirmektedir.
1479 sayılı Kanunun ilgası sonrasında yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun
incelendiğinde, çalışmayan veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık
YILLIK RAPOR 2016