Page 337 - KDK-2016-YILLIK-RAPORU
P. 337

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU



               önemine binaen idari başvuru yolları tüketilmesi koşulu aranması durumunda telafisi
               güç veya imkânsız zararların meydana gelebileceği hususları gözetilerek, Kurumun
               görev alanına giren başvuru hakkında menfaat ihlali ve idari başvuru yolları tüketilmesi
               koşulları aranmaksızın inceleme ve araştırma aşamasına geçilmesine karar verilmiştir.
               Ayrıca Kurumumuz heyetince 20-21 Ocak 2016 tarihlerinde Aşkale’de yerinde
               inceleme gerçekleştirilmiştir. Başvuruya konu hak ihlali iddiaları hakkında ulaşılan
               sonuç ve kanaate aşağıda yer verilmiştir.

               - Yabancıların, “kamu düzeni ve kamu güvenliğine tehdit” veya “terör örgütü üyesi
               şüphelisi” gibi gerekçelerle, haklarında bir mahkeme kararı olmaksızın geri gönderme
               merkezinde “idari gözetim” altında tutulmalarının hukuka aykırı olduğu yönündeki
               iddialar, idarenin işleminin kanuni dayanağının olup olmadığı, bu işlemin uluslararası
               mevzuata uygun olup olmadığı,  meşru bir amacının olup olmadığı ve kamu yararı ve
               bireysel yarar arasındaki denge yönünden incelenmiştir.

               - Bu doğrultuda kanuni bir dayanağının olup olmadığı yönünden yapılan inceleme
               neticesinde;  Anayasanın 16 ncı Maddesinin yabancıların temel hak ve özgürlüklerinin
               ancak  milletlerarası  hukuka  uygun  olarak  ve  kanunla  sınırlanabileceğini  öngören
               hükmü uyarınca sınırlamanın – somut olayda sınır dışı edilecek yabancının
               özgürlüğünden yoksun  bırakılmasının- şekil  ve şartlarının 6458 sayılı  Yabancılar
               ve Uluslararası Koruma Kanununda düzenlendiği tespit edildiğinden, yabancıların,
               “kamu düzeni ve kamu güvenliğine tehdit” veya “terör örgütü üyesi şüphelisi” gibi
               gerekçelerle haklarında bir mahkeme kararı olmaksızın geri gönderme merkezinde
               “idari gözetim” altında tutulmalarının hukuka aykırı olduğu yönündeki iddianın
               yerinde  olmadığı  değerlendirilmiştir.  Uluslararası mevzuata  uygun olup olmadığı
               yönünden yapılan inceleme neticesinde, sınır dışı etmek amacıyla yabancıların idari
               makamların kararıyla özgürlüklerinden yoksun bırakılması/tutulması işleminin,
               bir kanun ile usul ve esaslarının belirlenmesi halinde “hukuki” kabul edildiği tespit
               edilmiştir. Buradaki temel ölçüt; tutma işleminin kesinlikle “keyfi olmaması”, sadece
               yetkili makamlarca ve “yasaya uygun” olarak gerçekleştirilmesi ve “itiraz hakkı” gibi
               gerekli usulî güvencelerin sağlanmış olmasıdır. Meşru bir amacının olup olmadığı
               yönünden yapılan inceleme neticesinde, yabancıların sınır dışı edilmek üzere,
               “kamu güvenliğine tehdit oluşturma” dâhil, yasada belirtilen gerekçelerle idari
               makamlar tarafından gözetim altına alınması işleminin, ülkemize komşu ülkelerde
               meydana gelen olaylar ve ülkemizin coğrafi ve jeopolitik konumu, bölgede devam
               eden siyasi istikrarsızlıklar gibi nedenlerle ülkemizin  “yasa dışı göç hareketleri”
               özellikle yabancı terörist savaşçılar (YTS’ler) açısından “geçiş ülkesi” ve “hedef ülke”
               konumunda olması dolayısıyla “meşru bir amaç” çerçevesinde yapıldığı kanaati ve
               sonucuna varılmıştır. Kamu yararı ve bireysel yarar arasındaki denge yönünden
               yapılan inceleme neticesinde, 6458 sayılı Kanunun  “Sınır dışı etmek üzere idari
     336

               YILLIK RAPOR 2016
   332   333   334   335   336   337   338   339   340   341   342