Page 222 - KDK
P. 222
49. Sonuç olarak, şikâyet konusu hakkında sürdürülen çalışmala-
rın mümkün olan en kısa zamanda tamamlanması ve mevcut sistemde
yaşanılan sorunların giderildiği, ihtiyaçlara cevap veren, Anayasa’nın
90 ıncı maddesini beşinci fıkrası kapsamında ülkemizin taraf olduğu
uluslararası sözleşmelere uygun yasal değişikliklerin hayata geçirilme-
sinin elzem olduğu kanaat ve sonucuna ulaşılmıştır.
E. İnsan Hakları Yönünden Değerlendirme
50. AİHM, Sözleşme’nin 8 nci maddesinin esas amacının bireyi
kamu makamlarının keyfi müdahalelerine karşı korumak olduğunu,
fakat bunun yanında aile yaşamına etkili bir şekilde ‘saygı’ göstermeye
içkin pozitif yükümlülüklerin de bulunabileceği pek çok kararında vur-
gulamaktadır. Söz konusu pozitif yükümlülüğün, aile yaşamına saygıyı
güvence altına almakla birlikte aynı zamanda bireylerin de haklarını
koruyan düzenleyici yargısal bir çerçeve oluşturulmasının yanı sıra fi-
ilen hayata geçirilecek uygun tedbirlerin alınmasını da kapsadığı be-
lirtilmektedir. Ancak AİHM, ulusal makamların bu bağlamda önlem
alma yükümlülüklerinin mutlak olmadığını ve bu tedbirlerin niteliği
ve kapsamı her olayın kendine özgü koşullarına bağlı olduğunu da be-
lirtmektedir.
51. Şikâyet konusu incelendiğinde; boşanma sonrası ebeveynin (şi-
kayet konusu olayda babaların), çocuğu veya çocuklarıyla kişisel ilişki
tesisi kurması yönünden mahkeme ilamıyla elde ettiği hakları ve bu
haklarını kullanmak istediği durumlarda karşılaştığı engelleri ve bu
sürece ilişkin ilgili makamların onlardan beklenen tüm önlemleri alıp
almadığı konularında uyuşmazlıkların ortaya çıktığı anlaşılmıştır.
52. Bu çerçevede; boşanma sonrası bir ebeveynin çocuğu veya ço-
cukları ile kişisel ilişki tesisinde ortaya çıkan zorlukların her ne kadar
iki ebeveyn arasındaki husumetten kaynaklanıyor olabileceği kabul
edilse dahi çocuk ile kişisel ilişki kurulmasına yönelik karar ve önlem-
lerin yetersiz kalmasındaki sorumluluğu ebeveyne yüklemenin doğru
olmayacağına, ilgili kanun maddelerinin açık lafzına rağmen söz ko-
nusu sorunların varlığının göz önünde alındığında ülkemizde ilgili
makamlar tarafından boşanma sonrası velayet hakkına sahip olmayan
ebeveynin çocuğu veya çocukları ile kişisel ilişki tesisine ilişkin gerekli
ve etkin önlemleri almadığı, bu durumun Sözleşmenin 8 inci maddesi-
nin ihlaline neden olabileceği kanaat ve sonucuna varılmıştır.
KAMU DENETÇILIĞI KURUMU 217