Page 251 - KDK
P. 251
göstermesi gerekirdi. Bu husus anılan yasanın yüklediği bir
görev olduğu gibi, çocuğun yüksek menfaati ve hasta hakları
yönünden de zorunluydu.
26) Şikayet konusu ile ilgili olarak yapılan araştırma kapsamında
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisinin 2003 yılı 46’ncı sayısında ya-
yımlanan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Deontoloji. Tıp
Etiği ve Tarihi Doçenti Erdem AYDIN tarafından yazılan “Ço-
cuklarda aydınlatılmış onam sorunu “başlıklı çalışmada; “Ye-
tişkin çocuklarda dâhil olmak üzere aile onayı olmadan tedavi eden
hekimler hukuk açısından risk altındadır. Buna rağmen bu risk ABD’de
teorik düzeyde kalmaktadır. Bu ülkede son yıllarda 15 yaş üstünde ve
onay veren çocuklarla ilgili olarak, ailesinden onay alınmadığı için hiç-
bir mahkeme hekimleri sorumlu tutmamıştır. Ailelerde bu konuda ve-
rilmiş tıbbi karara itiraz etme gibi bir girişimde bulunmamışlardır”.
Türk hukukunda 18 yaş altındakilerin belli tıbbi durumlarda kendi
başlarına tedavi olabilmeleri hakkını veren yasal bir düzenleme bu-
lunmamaktadır”. Bilgisine yer verilmekte olup, çalışmanın sonucu ise
şu şekilde değerlendirilmektedir; “Hastanın tıbbi müdahale konu-
sunda bilgilendirilmesi ve onamının alınması tıp uygulamasın-
da artık vazgeçemeyeceğimiz etik bir kıstastır. Çocukları tıbbi
karara katmak çabası her geçen gün artmaktadır. Çocuk has-
taları bu haktan mahrum edemeyiz. Yasal sınırın altındaki yaşta-
ki çocukların özerkliklerin korunmasını sağlamak tıp etiğinin temel
kaygılarından biri olmalıdır. Hekimler, çocuk hastalara bu konuda özel
bir önem vermelidirler. Ailelerin ya da yasal temsilcilerin istekleri kuş-
kusuz göz önünde tutulacaktır”.
27) Bir diğer araştırmamız kapsamında; Adli Tıp Dergisi-
nin 28, sayı,No:1 Tıbbi Uygulamalar ve Bilimsel Çalışmalarda
“Çocuklarda Onam “Kavramı başlıklı makalede; Dünya Hekimler
Birliği Hasta Hakları Bildirgesi’nin 5 inci maddesinde “Hasta çocuk ise
veya yasal yeterliği yoksa bazı kararlarda bir yasal temsilcinin onamının
alınması gereklidir. Bununla birlikte, hasta kapasitesinin izin verdiği
en geniş ölçüde, karar alma sürecine dâhil edilmelidir”; Avrupa Konse-
yi Biyoloji ve Tıbbın Uygulanması Bakımından İnsan Hakları ve İnsan
Haysiyetinin Korunması Sözleşmesi’nin 6. maddesinde “Kanuna göre
bir müdahaleye muvafakatini verme yeteneği bulunmayan bir küçü-
ğe, sadece temsilcisinin veya kanun tarafından belirlenen makam, kişi
246 KAMU DENETÇILIĞI KURUMU