Page 430 - calisma-ve-sosyal-guvenlik-3
P. 430
yapmayanlardan, aldıkları paraların, saptanacak faizleriyle geri
alınacağını açıkça hüküm altına alındığı tespit edildiğinden, şi-
kayetçinin Priştina/KOSOVA Büyükelçiliğine koruma görevlisi
olarak görevlendirilmesine istinaden geçici görev yolluk avansı
olarak tarafına 21/08/2014 tarihinde ödenen 20.831,00 TL tu-
tarındaki meblağa ilişkin olarak memuriyet mahalline döndüğü
25/11/2014 tarihinden itibaren en geç 25/12/2014 tarihinde
yurtdışı geçici görev yolluğu bildirimini Yolluklar Şubesine tes-
lim etmesi gerekirken, yaklaşık dört ay gecikme ile 08/04/2015
tarihinde bildirimi düzenlediği anlaşıldığından, ilgili Kanun ve
alt düzenleyici işlemler gereğince tarafına 629,71-TL faiz borcu
çıkarılmasında hukuka aykırılık tespit edilememiştir.
25. Öte yandan, şikayetçinin tarafına dört buçuk ay sonra te-
lefon edilerek avansın kapatılması gerektiğinin bildirilmesinde
harcama yetkilisinin ihmali olduğu yönündeki iddiasına gelince,
dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin tetkikinden şikayetçinin söz ko-
nusu belgeleri teslim ettiği gün geçici görev mahsubuna ilişkin Ödeme
Emri Belgesi düzenlenerek Dışişleri Merkez Saymanlık Müdürlüğüne
gönderildiği anlaşıldığından, bu iddiasının dayanaktan yoksun ol-
duğu, ayrıca idareye mevzuat ile bu yönde bir sorumluluğun da
yüklenmediği tespit edilmiştir.
26. “Kanunları bilmemek mazeret sayılmaz” ilkesi çerçeve-
sinde ise, kanunu bilmemek yalnız doğrudan doğruya kanunun
tatbikine mani olmayacağı gibi, kanuni bir vecibeyi yerine getir-
meyi ihmalden doğan sorumluluğu da ortadan kaldıramaz. Do-
layısıyla memurun geçici görev yolluğu avansını yasal süresinde
mahsup etmesi gerektiğini bilmemesi de, yapılan fazla ödeme-
nin mevzuatta öngörülen gecikmeden kaynaklı faizi ile birlik-
te geri alınmasına engel değildir. Benzer bir uyuşmazlığa ilişkin 19
numaralı paragrafta yer verilen ilgili Danıştay kararında da idarenin,
geçici görev yolluğu avansını süresinde mahsup etmeyen davacıya faiz
uygulamak suretiyle borç çıkarması işleminin mevzuata uygun olduğu
yönünde hüküm kurulduğu görülmektedir.
27. Şikâyetçinin bir diğer iddiası ise hakkında çıkarılan borcun, 5018
sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 71 inci maddesinde
düzenlenen kamu zararı kapsamında yer aldığı yönündedir. Kanunun
71’inci maddesinde, “Kamu zararı; kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya
ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri
KAMU DENETÇILIĞI KURUMU 429