Page 123 - kamu-personel-rejimi-2
P. 123

olarak “haklı neden” kavramı kullanılmış, yasal düzenlemelerle geti-
            rilen farklılıkların haklı nedene dayanması koşuluyla eşitlik ilkesini ih-
            lal etmiş sayılmayacağı kabul edilmiştir.(ÇAĞLAR,Selda bkz.agd).
            Anayasada öngörülen “hizmete alınmada görevin gerektirdiği nitelik-
            lerden başka hiçbir ayrım gözetilemez”kuralı ile Kanun önünde eşitlik
            kuralının birlikte değerlendirilmesi sonucu “kamu görevine girmede
            eşitlik ilkesi”karşımıza çıkmaktadır.Anayasanın 10 uncu maddesinde-
            ki yasa önünde eşitlik ilkesi genel bir ilke olduğu ve kamu hizmetlerine
            girme hakkını da içerdiği için, görevin gerektirdiği nitelikler haricinde
            ayrımcılık yapılması bu maddeye aykırı düşecektir.Eşitlik ilkesinin ge-
            reği olarak, kamu hizmetine girme hakkının kullanılması bakımından
            herkese kamu görevlisi olma yolunda aday olabilme imkanının tanın-
            ması ve ayrıca görevin gerektirdiği nitelikler kapsamında fırsat eşit-
            liğinin sağlanması gerekmektedir.Uluslararası sözleşmeler de, kamu
            hizmetine girme hakkını kişinin maddi ve manevi varlığını geliştirerek
            yaşamını sürdürmesi için gerekli olan çalışma hakkının gereği olarak
            görmekle birlikte kamu hizmetine girmede vatandaşlara fırsat eşitliği-
            nin tanınması gerektiğini de vurgulamaktadır.
                32) Sonuç olarak yukarıdaki açıklamalar, mevzuat hüküm-
            leri ve dosya kapsamı somut olay yönünden birlikte değerlen-
            dirildiğinde; 3795 sayılı Kanun yürürlüğe girdiği tarihte “ti-
            caret meslek liseleri” bünyesinde eğitimi verilen alanlarla il-
            gili teknisyenlik unvanının bulunmadığı, dolayısıyla  “ticaret
            meslek  liseleri”ne  bu  Kanun  kapsamında  teknisyen  unvanı
            verilecek mesleki liseler arasında yer verilmediği, süreç içeri-
            sinde yeni ortaöğretim kurumu türlerinin oluşması ve akabin-
            de Milli Eğitim Bakanlığınca yürütülen çalışmalar ile okul ve
            program türleri arasında ayrımın kaldırılmış olmasına rağmen
            mevcut  yasal düzenleme kapsamında işlemlerin yürütüldüğü
            görülmüş olup, halihazırda söz konusu farklılaştırmanın hak-
            lı bir nedene dayanmadığı, aksine yasanın günün değişen ko-
            şullarına uyarlanmamasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
            Söz konusu yasal düzenleme, aldıkları eğitim itibarıyla farklı
            yönü bulunmayan kişilerin farklı değerlendirilmesine ve aynı
            durumda olanların farklı hukuksal muamele görmesine neden
            olup yasa önünde eşitlik, kamu hizmetine girme hakkı ve liya-
            kat ilkelerine aykırı sonuçların doğmasına ve bu yönüyle söz




           118   KAMU DENETÇILIĞI KURUMU
   118   119   120   121   122   123   124   125   126   127   128